Emlak Komisyoncuları ve Danışmanları Odası
Yönetim Kurulu Başkanı Sabri Ateş, konut kredi faizlerini artıran
kararlar ile Meclis'in yemin etmeme nedeniyle çalışmaya başlamamasının
emlak sektörünü olumsuz etkilediğini, şu anda iş hacimlerinde
yüzde 50 civarında bir gerileme olduğunu söyledi.
Ateş, konuya ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, otoritelerin aldığı
karar ve Meclis'teki durumun vatandaşın bekleme içine girmesine neden olduğunu
belirterek, emlakçıların alım satım işlemi yapamadıklarını ifade etti.
Piyasada böyle bir ortamda alıcı ve satıcının hareket etmediğine dikkati
çeken Ateş, ''Piyasada bir kilitlenme oldu. Konut kredisi faizlerini artıran
kararlar zaten konut sektörünü olumsuz etkilemişti. Meclis'in çalışamaması bunun
üstüne tuz biber oldu. Böyle bir ortamda bizim işlerimiz kötü gittiği gibi,
inşaat sektörü de yaptığı gayrimenkulleri satamayacak. Gündemin artık ticaret
olması lazım'' diye konuştu.
İstanbul emlakçılık piyasasında bu yılın ilk çeyreğinde 2010'un ilk çeyreğine
göre yüzde 37'lik düşüş olduğuna işaret eden Ateş, ''Bu, son zamanlarda daha da
arttı. Şu anda ne kiralayan var, ne alan var, ne satan var. Şu günler itibariyle
en az yüzde 50 gerileme var. Tam anlamıyla bir durgunluk söz konusu'' dedi.
''300 bin kişi kayıt dışı emlakçılık yapıyor''
Türkiye'de emlakçılığın iki başlılık halinde olduğunun altını çizen Ateş,
şöyle devam etti:
''Şirketlerin ticaret odasına, esnaf statüsünde olanların ise emlakçılar
odasına kayıt olması yönünde bir kural bulunuyor. Biz de tek başına iktidar olan
bu hükümete sunulmak üzere bir kanun tasarısı hazırladık ve kendilerine
gönderdik. Ancak yoğunluk nedeniyle bu tasarı şimdiye kadar gündeme gelmedi.
Bizim en büyük isteğimiz Müstakil Emlak Komisyonculuğu ve Emlak Müşavirliği
Kanun Tasarısı'nın hayata geçirilmesidir. İstanbul'da bizim odamıza kayıtlı 15
bin civarında, İstanbul Ticaret Odası'na (İTO) kayıtlı 3 bin civarında emlakçı
var. Ancak İstanbul ve diğer şehirlere baktığınızda her önüne gelenin bizim
işimizi yaptığını, bu nedenle kayıt dışılık yarattığını görüyoruz. Çalışanlar
kayıt dışı, devlete vergi vermiyorlar. Türkiye genelinde en az 300 bin kişinin
kayıt dışı olarak emlakçılık yaptığı tahmin ediliyor. Bakkalın, manavın camında
satılık ve kiralık ilanları görebiliyorsunuz. Araba alım satımı yapanların yanı
sıra kapıcılar, terziler, berberler bile bizim işimizi yapıyor.
Artık bizim de bir disiplin altına girmemiz gerekiyor. Onun için biz, mevcut
iktidardan hazırladığımız kanun tasarısını ele almalarını ve hayata
geçirmelerini istiyoruz. Biz devlete vergimizi günü gününe yatırıyoruz,
elemanlarımızı sigortalı yapıyoruz ve sigortalarını yatırıyoruz. Kayıt
dışındakiler ise paranın tamamını alıyor, cebine koyuyor. Bu nedenle Meclis bir
araya gelip tam anlamıyla çalışmaya başladığında söz konusu tasarıyı ele
almalarını bekliyoruz. Emlakçılık alanında da gelişmiş ülkeler düzeyine, Avrupa
düzeyine gelmemiz şart. Avrupa'da bir emlağın kiraya verilişi veya satışı
mutlaka emlakçı tarafından gerçekleştiriliyor. Satışlar Avrupa'nın birçok
bölümünde noterde yapılıyor. Notere avukat ve emlakçı gelmeden ise satış işlemi
olmuyor.''
Sabri Ateş, emlak alım satımındaki vergilerin yüksek olduğuna dikkati
çekerek, ''Emlaktaki vergi dilimleri aşağı çekilirse, gayrimenkul gerçek
değerlerinden alınıp satılacağından vatandaş vergisini tam olarak ödeyecek''
dedi.
|