Asya ile Avrupa'yı
denizin 40 metre altından birbirine bağlayacak Marmaray projesi
sona yaklaşıyor. Toplam 11 tüple oluşturulan dev tünel iki kıtayı birleştirdi.
Artık Avrupa Yakası'na deniz altından çıkışı sağlayacak sonuncu tüpün su
sızdırmaz çelik eklemleri kesiliyor. Türk ve Japon mühendislerin heyecanına
Zaman da şahitlik etti. Şimdi geçit kenarları için planlanan yürüme yolları
yapılıyor.
Dünyadaki sayılı deniz altı tüp geçiş projelerinden olan Marmaray'da deniz
seviyesinden 60 metre altında bambaşka bir dünya var. Kesim ve kaynak işlerinin
yapıldığı tüp tünelde, rayların ve elektromekanik işlerin ön hazırlığı ve son
ölçümleri sürüyor. 11 ayrı tüpün betonlama tekniği ile birbirine eklenmesi
işleminin yüzde 80'i bitmiş durumda. Yetkililerin verdiği bilgiye göre, projenin
Anadolu yakası kısmının büyük bölümü sonuçlandırıldı. Ancak Avrupa yakasında
arkeolojik buluntular sebebi ile çalışmalar yavaş ilerliyor. Tüp geçitlerin iç
dizaynı tamamlanmak üzere. Tüplerin üzeri de gemi çapalarından ve muhtemel
kazalardan korunmak için taşlar ve mermer parçaları ile korumaya alındı. Bu
çalışma Japon Kanyu gemisi tarafından yürütülüyor. Uzun ve çapraz kolları ile
Boğaz'dan geçerken herkesin dikkatini çeken Kanyu gemisi ile tüplerin üzeri önce
ince-kalın taş ardından da mermer taş katmanı ile 10 metre yüksekliğinde
korumaya alındı. Deniz tabanında akıntı sıfıra yakın olduğu için taşların
dağılma ihtimali bulunmuyor.
Asrın projesi olarak nitelenen Marmaray'ın Türk mühendisleri, gelecek için
oldukça iddialı. Bir yıldır bu projede çalışan Türk mühendislerden Sercan
Öztürk, "Beyin olarak kimseden geri değiliz. Japonların avantajı teknoloji ve
finansman." diyor. Harita mühendisi olarak çalışan ve tüp geçitlere döşenecek
raylar için kesitler hazırlayan Tayfun Karakaya da Türkiye'nin kendi kendine
yeteceği kanaatinde. Ancak iş disiplini ve iş güvenliği konusunda Japonlardan
öğrenilecek teknik ve modeller olduğunun altını çiziyor. Marmaray ile Avrupa
yakasındaki Halkalı ile Asya yakasında bulunan Gebze ilçeleri 76 kilometrelik
banliyö demiryolu sistemiyle birbirine bağlanacak. İstanbul-Ankara arasındaki
hızlı tren de aynı güzergahı kullanacak. Tüp geçiş, kıtaların altında 1387
metreyi birleştiriyor. Bu çizgi üzerinde 3 yer altı 36 yer üstü olmak üzere 39
istasyon bulunacak. Proje, İstanbul'un kentsel yaşantısını sağlıklı olarak
sürdürebilmesini amaçlıyor. İstanbullulara kolay bir ulaşım imkânı sunacak
Marmaray, kentin doğal tarihî özelliklerinin korunabilmesi için yüksek
kapasiteli elektrik enerjisi kullanarak çevreyi kirletmeyen bir proje olarak
biliniyor.
Acil odada 10 gün yaşamak mümkün
Batırma tünellerin ilk acil durum odası Marmaray projesi çerçevesinde
tasarlandı. Bu oda, tüp geçitteki muhtemel su baskınında özel donanımlı ve
basınca dayanıklı kapının kapatılması ile özerk bir yapıya dönüşüyor. Odada
dünya ile irtibatsız 10 gün yaşamak mümkün. İçersinde peksimet bisküvilerinden
içecek suyuna, el fenerlerinden, yangın tüpüne, ilk yardım çantasından,
dinamolu-şarjlı el lambalarına, tuvaletinden havalandırmasına kadar insan yaşamı
için gerekli olan her şey hazır bulunduruluyor.
İş güvenliği ön planda
Tuzla tersanelerinde kardeşi ile birlikte kaynakçı olarak çalıştıktan sonra
Marmaray projesinde görev alan Halim Yakut, çalışma ortamının son derece güvenli
olduğunu söylüyor: "Hiç iş güvenliğinin olmadığı yerden iş güvenliğinin had
safhada olduğu yere gelmek kaderin bir cilvesi olsa gerek." Her sabah işbaşı
eğitimi aldıklarını aktaran Yakut, Tuzla tersanelerindeki arkadaşlarının
buradaki ortamı duyunca şaşırdığını ifade ediyor. Kalıpçı Selahattin Takı da
Marmaray gibi göz öznünde olan bir projede çalıştığının bilincinde olduğunu
kaydediyor.
|