Çalışma Bakanı Faruk Çelik, Tuzla tersanelerindeki işçi
cinayetleriyle ilgili olarak havlu attı: “Ölümler devam edecek!” DİSK Başkanı
Süleyman Çelebi ise bazı basit önlemlerle işçi ölümlerinin son bulabileceği
iddiasında; “Ortada bilinmeyen bir denklem yok” diyor. Örneğin gemi inşa,
ağır iş kolu olduğu için özellikle riskli işlerde, 7.5 saatten fazla
çalıştırmamanız gereken işçiyi 16 saat çalıştırmayacaksınız. Gece çalışması
yapılmaması gereken işleri -erken bitsin diye- geceleri de devam
ettirmeyeceksiniz... Önlemleri alacak olan kim? Tuzla’daki tersane
sahipleri. Tersane sahiplerinin neden önlem almadığı ortada: Her önlem bir
maliyet demek; masraflar artarsa o kadar yüklü sipariş alamazlar, daha az para
kazanırlar!
ILO Tuzla’ya gidiyor Geçen hafta
İngiltere Kraliçesi’nin yemeğinde birlikte olduğumuz ILO’nun Türkiye Direktörü
Gülay Aslantepe’yi “Nereye varacak bu cinayetlerin sonu?” diye aradım: “Bu hafta
içinde Tuzla’ya gideceğim. İşverenlerin üzerinde bir baskı oluşturmamız
gerekiyor. Anladığım kadarıyla yasal önlemler de yetmiyor. Ne yapıp edip,
işverenleri doğru yola sevk etmemiz lazım,” dedi. Anlaşılan Aslantepe,
Çalışma Bakanlığı’nı zora sokmamak için bugüne kadar Tuzla’ya
gitmemiş. Aslantepe diyor ki: “Cuma günü Meclis Araştırma Komisyonu
Tuzla’yı ziyaret etmiş. Ertesi gün 2 ölüm birden oluyor. İşverenler, ‘Burada bir
Araştırma Komisyonu var. Artık kamuoyunun dikkatleri üzerimizde’ deme
noktasından bile çok uzaklar. Bu, Tuzla’daki işverenlerin hem duyarsızlığını,
hem de Türk kamuoyuna karşı vurdumduymazlığını gösteriyor. Ama bu şekilde
devam edemez. Gemi inşada dünya dördüncüsü, ama işçi ölümlerinde dünya birincisi
olacaksınız. Olmaz böyle şey. Bugüne kadar meydana gelen işçi ölümlerinin
nedenlerine baktığımızda, hepsinin basit önlemlerle ortadan kaldırılması mümkün
görünüyor. Biz yıllar önce bunu Aliağa’da başardık. Şimdi daha medeni koşullarda
yaşıyor oradakiler.”
Hükümeti kim takar! Çelebi de
Aslantepe de Tuzla’da çok basit bazı önlemlerle ve temel ilkelere uymak
suretiyle işçi ölümlerine engel olunabileceğini ifade ediyor. Başlangıçta
tersane sahiplerinin sırtını sıvazlayan AKP hükümeti, şimdi ancak çaresizlik
içinde “Ölümler sürecek” diye feryat ediyor. Çalışma Bakanlığı, çözüm üretme
yeridir; ancak Çelebi’nin dikkat çektiği gibi Bakan Çelik, “Ölümler sürecek”
demekle sadece çözümsüzlüğü telaffuz edebilmiştir. Tuzla’da Bakan Çelik’in 9
aylık devr-i iktidarında meydana gelen 23 işçi cinayetinin ardından gelinen bu
noktada, hükümetin Tuzla’daki işverene laf dinletemediğini söyleyebiliriz. En
azından “görüntü” budur; laf dinletmek isteyip istemediği ise ayrı bir mevzudur.
Zira kökten piyasacı AKP iktidarı için de akçalı meseleler her zaman
önceliklidir. Bu sorunun üzerine gidip çözmeyi beceremeyen bir iktidar, daha
büyük sorunları çözebilir mi? Tuzla’da tersane sahiplerinin fendi, AKP
iktidarını yenmiş gibi görünüyor.
|