Tüzmen: "Demir-Çelikte Anti-Damping Kaldırıldı"

Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, ABD tarafından yürütülen nihai gözden geçirme soruşturması sonucunda, Türk demir-çelik ihracatına yönelik anti-damping önleminin kaldırılmasına karar verildiğini, bu karar sonucunda ABD'ye ihracatın olumlu olarak etkilenmesinin beklendiğini söyledi. 3. Uluslararası Kümelenme Konferansı sırasında konuya ilişkin soruları yanıtlayan Tüzmen, inşaat demiri ihracatında önemli pazarlardan biri olan ABD'nin, 1997 yılından bu yana firma bazında yüzde 1-41,8 düzeyinde değişen oranlarda anti-damping uygulamakta olduğunu belirtti.

ABD tarafından yürütülen nihai gözden geçirme soruşturması sonucunda bu anti-damping önleminin kaldırılmasına karar verildiğini kaydeden Bakan Tüzmen, ABD'ye inşaat demiri ihraç eden firmaları uzun süredir olumsuz yönde etkileyen önlemin kaldırılmasının, ABD Uluslararası Ticaret Komisyonu'nun (ITC), Türkiye'den yapılan inşaat demiri ithalatının ABD yerli endüstrisine zarar vermediğine hükmetmesi sonucunda gerçekleştiğini anlattı.

Dampingin bir ihracatçının belli bir ürünü yurtiçinde sattığı fiyattan daha düşük bir fiyata ihraç etmesi şeklinde tanımlandığını ifade eden Tüzmen, Dış Ticaret Müsteşarlığı'nın Türkiye'den yapılan ihracata yönelik anti-damping vergilerinin tamamen kaldırılması ya da olumsuz etkilerinin en aza indirilmesi doğrultusunda, Dünya Ticaret Örgütü Anti-Damping Anlaşması ve ithalatçı ülke damping mevzuatları çerçevesinde ihracatçı firmalar ile koordineli çalışmalar yürüttüğünü anlattı.

Tüzmen, "Demir-çelik, ABD'ye ihracatımızdaki ikinci büyük kalemdi. ABD'ye yönelik ihracatımızın düşmesinde, demir-çeliğe uygulanan anti-damping vergileri etkili olmuştu. ABD'ye 2007 yılında 227 milyon Dolar, bu yılın 9 ayında 152 milyon dolar civarında inşaat demiri ihracatı yapılmış olup, bu karar neticesinde ihracatımızın olumlu olarak etkilenmesi beklenmektedir" dedi.

2003 yılında Türkiye'nin ABD'ye dış ticaretinde 400 milyon dolar fazla verirken, şimdi 4 milyar dolar açık verir hale geldiğini, bu durumda, Türk Lirasının dolar karşısında değer kazanmasının rol oynadığını dile getiren Tüzmen, "yeni dönemde dolar - Türk Lirası paritesinin Türkiye'nin yararına olması dolayısıyla, ABD'ye olan ihracatımız artacaktır" dedi.

"Büyümede son dönemde yaşanan düşüşlerin, resesyon anlamına gelip gelmediğine" ilişkin bir soru üzerine de Tüzmen, 2009 yılında ihracatta yüzde 17, ithalatta yüzde 25 azalma öngördüklerini, ancak 2023'te 500 milyon dolar ihracat hedefinden sapma bulunmadığını söyledi.

Tüzmen, bundan sonra Türkiye'nin kendi ara malını kullanacağı, cari açığın daha az, ihracatın ithalatı karşılama oranının daha fazla olacağı bir dönemin yaşanacağına işaret ederek, kümelenme gibi kavramların ihracatın kalıcı olarak ileriye doğru gitmesinde çok önemli olacağını kaydetti.