ç kuruş para için TOKİ, İstanbul’da ne kadar boş yer var ise satıyor. Dağ
taş, bina oluyor.
Bu şehirde üzerine bina dikilmemiş bir karış toprak kalmayacak.
Ne için? Para için? Ey İstanbul Belediyesi! Allah rızası için TOKİ ne kadar para
istiyor ise, parasını verelim de İstanbul’u TOKİ’nin tasallutundan
kurtaralım...
Çünkü bir boş alana bina dikildi mi, gitti gider... Bir daha o
boş alanı ne bu kuşak ne de gelecek kuşaklar göremez.
Şehirlere orada yaşayanlar, onlar adına da belediyeler sahip
çıkar... Maalesef, İstanbul’a sahip çıkan yok. Belki de bunun nedeni İstanbul’da
gerçek İstanbulluların sayısının azalması. İstanbul’da yaşayanların çoğunun,
İstanbul dışında doğan sonra İstanbul’a göç eden bu nedenle kendilerini bir
türlü İstanbullu sayamayanlardan oluşması.
İstanbullu ses çıkarmıyor
İstanbul’un nefes alınacak her toprağı TOKİ tarafından satılır
ve bu toprakların üzerine binalar dikilirken kimse sesini çıkarmıyor. "Bana ne"
diyor.
Otoyolların yanındaki emniyet şeritlerini bile TOKİ sattı.
İnekler otoyola çıkmasın diye ayrılan, yeşillendirilen emniyet alanlarına
binalar dikildi. Otoyola sıfır lüks apartmanlar yapıldı.
Sıra geldi Ataköy sahillerine. Bakırköy-Eminönü arasındaki kıyı
şeridi İstanbul’un en önemli rekreasyon-park alanıdır. 1960’larda Ataköy
sahilindeki pilajlarda insanlar denize girerdi. 1965’lerde Turgut Özal DPT
Müsteşarı iken bir Fransız firmasına Bakırköy-Eminönü sahil şeridi gelişme
projesini hazırlattı. Bu projeye göre yol ile deniz arası halka ait olacak,
yolun geri tarafına, alçak katlıdan yüksek katlıya doğru turistik tesisler ve
oteller yapılacaktı.
Bu proje önce Marina’nın bitişiğine kıyı şeridine galeria, çarşı
ve otel inşasına izin verilmesiyle yaralandı. Şimdi ise marina ve otelden Hava
Harp Okulu arsasına kadarki kıyı şeridi parça parça satılıyor. Kıyıya binalar
dikilecek.
TOKİ arsa rantını, müteahhitler bina rantını paylaşacak. İyi de
bu gelişmeler İstanbul’a ne getirecek? İstanbulluya ne getirecek? İstanbul’u ve
İstanbulluyu boğmaktan başka ne işe yarayacak?
Ümidimiz Sn. Erdoğan
24 Temmuz Cuma günü Milliyet’te Fehim Genç’in yazısı, Murat
Öztürk’ün fotoğrafı yayımlandı. TOKİ, kıyı şeridinin bir bölümünü geçen yıl
Sinpaş İnşaat firmasına satmıştı. Şimdi parça parça diğer bölümlerini satışa
çıkarıyor.
İstanbul’un Büyük Şehir Belediye Başkanı Sayın Topbaş’ın bu
satışa karşı olması gerekir. Anlaşılıyor ki, onun yüreği veya bileği yetmiyor. O
zaman İstanbul’a sahip çıkmakla övünen Sayın R.T.Erdoğan’dan başka gücü yetecek
kalmadı demektir.
Sayın R.T.Erdoğan iyi bir Kasımpaşalı olarak, İstanbul’un
Büyükşehir Belediyesi eski başkanı olarak, Başbakan olarak Ataköy sahilinin
satışını engellemez ise, bu iş bitti demektir... Eski Ataköy plajlarının
üzerinde beton rant abideleri yükselecek demektir. Bu rezalet önlenebilir ise
şimdi önlenebilir. Arsalar satıldıktan sonra "geçmiş
ola!"
|