Tepe Grubu ile Real Collection RC Art
Gallery ortaklığında ortaya çıkan proje kapsamında açılan
Bilkent Sanat Sokağı, yurttaşlarla sanatçıları buluşturuyor.
Sokakta zanaatçı, sanatçı ve tasarımcıların resim, fotoğraf, heykel, seramik,
takı, cam, tekstil gibi konularda, kendilerine dönemsel olarak tahsis edilen
mekânlarda sergileme ve üretim yapmalarına olanak veriliyor.
Bilkent Sanat Sokağı projesi, Ankara’da bir ilk olması bakımından da önem
taşıyor. Bilkent Center Alışveriş Merkezi’nde, Tepe Grubu ile
Real Collection RC Art Gallery ortaklığında geçen yıl açılan Bilkent Sanat
Sokağı’nda yurttaşlarla sanatçılar yüz yüze buluşabiliyor. Resim, fotoğraf,
heykel, seramik, takı, cam, tekstil gibi konularda zanaatçı, sanatçı ve
tasarımcıların sokak içinde kendilerine dönemsel olarak tahsis edilen mekânlarda
sergileme ve üretim yapmalarına olanak veren bir oluşum. Sadece plastik ve
geleneksel sanatlar değil, antika, orijinal koleksiyonlar, performans sanatları,
müzik, akla sanat adına ne gelirse Bilkent Center Sanat Sokağı’nda bir yeri var.
Benzeri oluşumların örnekleri dünyada da mevcut. İngiltere’deki
Covent Garden bu oluşumlara bir örnek. Prag gibi Orta ve Doğu
Avrupa kentlerinin de vazgeçilmez motiflerinden sanat sokakları. Bilkent Center
Sanat Sokağı, sürekli değişen bir portre sergiliyor. Bu belki de projenin en can
alıcı noktası; bir sanatçının en fazla bir - iki hafta süresince kiralayabildiği
yerler, belli bir döngü ile sürekli farklı sanatçılar tarafından kullanıldığı
için sokağın içeriği de sürekli bir devinim içinde oluyor.
Türkiye’nin en büyük sanat sokağı
Bilkent Sanat Sokağı’nın yöneticisi Rahmi Çöğendez, “Türk
sanatını yurttaşlara tanıtmak, yurttaşların sanatla buluşmalarını sağlamak, Türk
sanatının zenginliğini toplumumuza yaşatmak bizlerin borcudur. Bu projenin pek
çok kente örnek teşkil edeceğini düşünüyorum” dedi. Amaçlarının sanatı Ankara’ya
taşımak ve Ankara’nın aslında sanatın başkenti konumunda bulunduğunu kanıtlamak
olduğunu söyleyen Çöğendez, başkente yılda 250 bin diplomatik giriş-çıkışın
yapıldığını belirtti.
“Sanatımızı yurtdışına taşımak ve tanıtmak için bundan daha güzel bir olanak
var mı? Türkiye kendisini sanatla tanıtmalı” diyen Çöğendez, sokağın içinde
birçok sanat galerisinin yer aldığını kaydetti. Başkentin sanat anlamında
yıllardır ihmal edildiğini kaydeden Çöğendez, bu tür oluşumların sayısının
artmasıyla Ankara’nın eski önemine kavuşacağını dile getirdi. Çöğendez, “En
azından biz Bilkent Sanat Sokağı olarak buna öncülük ediyoruz” dedi. Çöğendez
şunları söyledi:
"Burası şu ana dek Türkiye’nin yapılmış en büyük sanat sokağı. Bir alışveriş
merkezi içinde olması da bizim için hayli önemli. Keşke her alışveriş merkezi
sanata bu kadar önem verse. Bu sokakta, zanaatçı, sanatçı ve tasarımcıların
resim, fotoğraf, heykel, seramik, takı, cam, tekstil gibi konularda, kendilerine
dönemsel olarak tahsis edilen mekânlarda sergileme ve üretim yapmalarına olanak
veriliyor. Ayrıca sokağımızda her pazar günü bir antika pazarı kuruluyor. Eski
kitaplardan harita ve gravürlere dek her şeyi pazarda bulabilmek mümkün. Bu
pazar yurttaşlardan büyük ilgi görüyor. Sokak içinde aktif olarak üç büyük sanat
galerisi faaliyetlerini sürdürüyor. Sevgi Sanat Galerisi, İlhan Sanatevi ve
Gözde Sanat Galerisi. Ünlü ressamlar Remzi Taşkıran, Faruk Öz, Saim Dursun, Adil
Ocak’ın da eserleri sergileniyor".
|