Lütfen Tarayıcı Sürümünüzü Yükseltiniz.
BÖLÜM SPONSORU

Dünyanın En Eski Çarşısı 550 Yaşında

Küçük kapının ardında İstanbul yıkılsa da, kendi başına ayakta kalmayı başaracak koca bir şehrin, hem de tek bir çatı altında toplanan koca bir şehrin olduğuna inanmak zor. Biliyorum. Ama birazdan o kapının altından geçip, farklı bir zamana geçeceğim. Kendine has bir kokuyla karşılayacak Kapalıçarşı bizi. Soğuktan sıcağa geçerken duyulan bir

Cumhuriyet Dergi
Dünyanın En Eski Çarşısı 550 Yaşında

EM>Foto: Abdurrahman Dehmen

Küçük kapının ardında İstanbul yıkılsa da, kendi başına ayakta kalmayı başaracak koca bir şehrin, hem de tek bir çatı altında toplanan koca bir şehrin olduğuna inanmak zor. Biliyorum. Ama birazdan o kapının altından geçip, farklı bir zamana geçeceğim. Kendine has bir kokuyla karşılayacak Kapalıçarşı bizi. Soğuktan sıcağa geçerken duyulan bir kokuyla. Baharat kokusuyla. Rutubetle. Çeşit çeşit deri kıyafetlerin kokusuyla. Halı tozuyla. Altın ve gümüşün parıltısıyla. Turistlerin şaşkın gözleri, dükkân sahiplerinin telaşıyla. Aklımızda Orhan Veli’nin bir şiiri dolanacak, biliyorum. Çünkü ne zaman Kapalıçarşı'dan geçsem bu olur: “Giyilmemiş çamaşırlar nasıl kokar bilirsin, / Sandık odalarında; / Senin de dükkânın öyle kokar işte. / Ablamı tanımazsın, / Hürriyette gelin olacaktı, yaşasaydı; / Bu teller onun telleri, / Bu duvak onun duvağı işte. / Ya bu çamurdaki kadınlar? / Bu mavi mavi, / Bu yeşil yeşil fistanlı... / Geceleri de ayakta mı dururlar böyle? / Ya bu bembeyaz gömlek? / Onun da bir hikâyesi yok mu? / Kapalı Çarşı diyip de geçme; / Kapalı Çarşı, / Kapalı kutu”.

Ve biz o kutunun içinde, bir ahtapot gibi kolları Nuruosmaniye’den, Mercan’a, Beyazıt’a kadar uzanan bu dev labirentte attığımız her adımda farklı zamanları yaşayacağız. Dile kolay, 550 yıllık tarihin izlerini barındırıyor Kapalıçarşı. Dünyanın en büyük, en eski kapalıçarşısı. Şimdi bu tarih, İş Bankası Müzesi’ndeki “10 Adımda Kapalıçarşı” sergisiyle anlatılıyor. Neler sığdırmamış ki 550 yıla, kimleri misafir etmemiş ki... İsmet İnönü, Celal Bayar, Adnan Menderes, Johnson, Süleyman Demirel, Bülent Ecevit, Barış Manço...

Günde yarım milyon insan geçiyor bu kubbelerin altından. Dünyanın dört bir yanından ziyaretçisi var; herkesi kendine hayran bırakmayı başarıyor Kapalıçarşı. Pırıl pırıl kuyumcu dükkanları, Türkiye yörelerinin özelliklerini taşıyan binbir çeşit halılar, model model deri kıyafetler, çantalar, rengarenk otantik kıyafetler, birbirinden leziz yemişler, göz dolduran işlemeciliğiyle gümüşler, tarihin izlerini yansıtan antikalar... Akikçiler, altıncılar, aynacılar, basmacılar, çadırcılar, fesciler, hakkaklar, inciciler, okçular, kalpakçılar, keseciler, kuyumcular, kürkçüler, örücüler, püskülcüler, takkeciler, terziler, varakçılar, yağlıkçılar... Artık bu zanaatkârlıklar olmasa da isimleri hâlâ çarşıda yaşıyor. Her gün binlerce insan çarşının cadde, sokaklarındaki bu isimlerle geçmişin izlerini takip ediyor.

Abdurrahman Dehmen, o izlerin peşine 13 yaşında takılmış. Şimdi 86’sında. Çarşıda dükkânı olan amcasının deri işinde çalışmaya başladığında ömrünün burada geçeceğini bilmiyordu muhtemelen. Oysa şimdi emekli olduğu halde günlerini Kapalıçarşı’da geçiriyor. Bastonsuz yürüyememesine aldırmadan Şirinevler'den Beyazıt'a gelip, beş yıl önce sattığı dükkânını kontrol ediyor. Sohbetini yapıp, çayını içip evine yollanıyor. Kapalıçarşı onun ikinci evi, ailesi.

Nesim LeviDinleri, dilleri farklı insanların oluşturduğu bir aile bu; Musevisi, Müslümanı, Hristiyanı hepsi aynı çatının altında. Musevi Nesim Levi de eskilerden. 77 yaşında. Kavaf yapıyor. “Kavaf ne, bilmezsiniz eminim” diyor gülerek, “Ayakkabıya, terliğe kavaf denirdi. Türkiye’nin en kuzeyinden güneyine, batısından doğusuna her yöreye özgü ayakkabıyı yapıyorum”. Eni bir, boyu iki metrelik dükkânda 54 yıl geçirmiş. Ama Kapalıçarşı ile tanışması daha da eski. Tezgâhtarlık yaptığı yıllarda, zabıtalardan kaçıp sığındığı çarşı, ona yıllardır ekmeğini veriyor. Şimdi Kapalıçarşı’daki tek Kavaf, Levi. Buradan ayrılmamasının nedeni basit: “Çarşı her dönem kıymetlidir, çekim merkezidir. Şimdi de, köylü lastiği sattığım yıllarda da.”

Arıca ailesi82 yaşındaki İsmail Arıca da onunla hemfikir. Üç kuşak Kapalıçarşılı. Çarşıya ilk 13 yaşındayken gelmiş, dedesini ziyarete. Bu devasa, renkli dünya onu ilk o zaman etkilemiş. “Yokluktan geldik” diyor, “Aç geldik. Sırtımızda pantolon sattık. Kolaylıkla meydana getirilmedi bu dükkân. O zamanlar polisler kovalıyordu, şimdi de belediyeler”. Zaman değişiyor, Kapalıçarşı’da. Bir esnaf öldüğünde yüzlerce esnafın katıldığı cenaze törenlerini, birbirine müşteri yollayanları, dara düşene aralarında para topladıkları yılları özlüyor Arıca.

Kapalıçarşı bugün 20 bin kişinin ekmek kapısı. Bunların sadece yüzde ikisi kadın. Hülya Yaşar onlardan biri. Kapalıçarşı’ya ilk çocukken geldiğinde, gizemli havasına kaptırmış kendini. 20 yıldır Kapalıçarşı’da otantik kıyafetler yapıyor. Eşini kaybedince o devralmış dükkânı, ondan sonra da çocukları devralsın istiyor. Kapalıçarşı erkek ağırlıklı bir dünya, biliyor Yaşar, ancak eşinin arkadaşları ona hiç yabancılık hissettirmemiş. Yönetim kuruluna seçilen ilk kadın o. “Çarşının ortamı çok güzel” diyor, “büyük bir aile gibiyiz”.

Hülya YaşarSorunlar da yok değil, akan çatılar, ısıtma ilk akla gelenler. Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, Kapalıçarşı’nın restore edilmesi için ilk adımı attı, 14 milyon 800 bin TL harcama yaparak röleve çalışmaları yaptırdı. Tadilatın düzgün biçimde yapıldığından emin olmak için bir müfettiş ekibi görevlendirecek. Dünyanın ilk alışveriş merkezi olma özelliğini taşıyan Kapalıçarşı’nın geçmişte olduğu gibi günümüzde de ticari ve kültürel özelliğini koruduğunu belirtiyor Demir, ancak bu yeterli değil. Niye mi? Yanıt ondan:

“Kapalıçarşı’nın bütününe şimdiye kadar gerek mülk sahipleri, gerekse kiracılar ile tarihi ve kültürel miras konusunda hassasiyet gösteren hiçbir kurum, kuruluş ve kişiler tarafından müdahale edilmemiş, kendi kaderine terk edilmiş. Kapalıçarşı için restorasyon kaçınılmazdı. İhmal edilip Kapalıçarşı’yı kaybedersek dünyanın tüm kaynaklarını da akıtsak ortaya bir Kapalıçarşı çıkaramayız.”

Şimdiye kadar, Kapalıçarşı ve çevresi ile ilgili kentsel analizler, mülkiyet analizleri yapılmış. Literatür tarama çalışmaları devam ediyor. En büyük korku ise, çarşının orijinal yapısını kaybederek, “Disneyland”vari bir yapıya dönüşmesi. Sonucu zaman gösterecek. Kesin olan bir şey var ki, hazır tarihin izlerinde dolanma şansınız varken yolunuzu mutlaka Kapalıçarşı’ya düşürün. Çünkü, Orhan Veli’nin dediği gibi, “Kapalıçarşı bir kapalı kutu” ve biz ne kadar anlatsak boş...

Bir şehir kuruluyor...

30.700 metrekarelik alanı, 66 sokağı, dört bin dükkânı ile kendi başına bir şehir. Kökleri, 1461’e dayanıyor. Fatih Sultan Mehmet’in emriyle, Kapalıçarşı’nın çekirdeğini oluşturan iç bedesten diğer isimleriyle Cevahir, Bezzazistan-ı Atik yani eski bedesten inşa ediliyor. Daha sonra buna Sandal Bedesteni ilave ediliyor. Şehrin ekonomisi Kapalıçarşı'da atıyor. Değerli malların, altınların saklandığı bir banka aynı zamanda çarşı. Güneşin ilk ışıkları düşerken açılıyor kapılar, ama hemen adım atmak yok, önce “duacı”nın yönettiği dua merasimi okunacak, sonra da “Tavcılık yapılmayacak, mal kapatılmayacak, kefilsiz mal alınıp satılmayacak” nasihatleri. 16. yüzyılda Kanuni zamanında daha da genişletiliyor. Sonraki yüzyıllarda gelişen sokakların da üzerleri örtülerek, çarşıya ekleniyor. Çarşı tarih içinde pek çok tehlikeyle de yüz yüze geliyor, ama en büyük zararı 1894’teki büyük İstanbul depreminde alıyor, pek çok bölümü elden geçiriliyor. Kapalıçarşı, 22 kapıdan girilen, 65 sokağındaki 4399 dükkânı, 2195 odası, 24 han, 12 mahzen, 2 bedesten, 16 çeşme, 8 kuyu, 2 şadırvan, birer sebil, mektep, türbe, cami ve 10 mescid ile bugünkü halini alıyor. Yıl, 1955.

TÜMÜNÜ GÖSTERSONRAKİ SAYFA HABERİN DEVAMI:   1  |   2
ETİKETLER: kent
http://www.yapi.com.tr/haberler/dunyanin-en-eski-carsisi-550-yasinda_85141.html

Read Comment Section
İlk Yorumu Siz Yapın
Gönder

Yorumum onaylandığında e-posta ile bildir.

E-posta adresimle bültenlere abone olmak istiyorum

Haber gönderin Hemen haber gönderin

Sosyal Medyada Yapi.com.tr:

Abone Ol Yapı sektöründeki tüm gelişmelerden en önce siz haberdar olmak isterseniz e-bültenimize abone olun.
Bülten arşivine erişmek için tıklayın

REKLAM VERİN

Ajanda
TAMAMI » Bugünkü Etkinlikler BUGÜN:
Herhangi bir etkinlik mevcut değil!