En Büyük Zorluk Egomuzu Bastırmak Oldu
Bilgi Üniversitesi Haliç’te 1911’den 1983’e kadar İstanbul’a elektrik sağlayan Silahtarağa Elektrik Santralı’nı, Santralistanbul kültür merkezine dönüştürdü. Üç yıl boyunca mimarlar aralarında bir tür atölye çalışması yaptılar. Her binanın hikayesini kendi mimarından dinledik.
Bilgi Üniversitesi Haliç’te 1911’den 1983’e kadar İstanbul’a elektrik sağlayan Silahtarağa Elektrik Santralı’nı, Santralistanbul kültür merkezine dönüştürdü. 118 bin metrekarelik bir alana yayılan eski santral, müzenin açılışından itibaren kentin en çok ilgi çeken yapılarından biri oldu.
Çağdaş Sanat Müzesi
Binlerce metrekarelik bir alan içinde makine ve tribünler. Enerji Müzesi’nin aslı bu. "Bu müzede sergilenecek şey aslında binanın kendisiydi" diyor Han Tümertekin. "İşlevini yitirmişti ama çok güçlü bir ifadesi vardı. Binayı daha da iyi bir şekilde sunmalıydık. O nedenle Enerji Müzesi için aslının en çok korunduğu bina da diyebiliriz." Santral, makinelerin örtüsü olmak için inşa edilmiş büyük ve etkileyici bir mekan. Tümertekin önce bu kadar güçlü bir yapıya ne katabilirim diye sormuş kendi kendine. Mekanın gücüyle mimar egosunu çatıştırmamak için çabalamış. Ziyaretçilerin "Vay, ne yapmışlar!" değil, "Ne güzel bir yer ama mimar buraya ne yapmış ki?" sorusunu sormaları için uğraşmış. Mekanın girişinde yürüyen merdivenler var. Mekanizması bütün ayrıntılarıyla görülebiliyor, çünkü yan korkulukları cam. Bu merdivenlerin yerinde eskiden yatay olarak kayan kömür bantları varmış. Yani mimar, binadaki yüzyıllık hareketi değiştirmemiş. Tümertekin, ziyaretçilerin binaya girdikten sonra mekanı ve makineleri rahat görmeleri için bir podyum kurmuş. Podyum daha iyi seyredilebilsin diye 12 metre yüksekliğe asılı. Asılacağı nokta hesaplanırken, mekanın tümünü ve makineleri uygun açıyla görebilecek bir yer seçilmiş. Tabanı endüstriyel yapılarda kullanılan kalın ve az işlenmiş bir ahşaptan; korkulukları çelik taşıyıcıya sahip camdan. Podyumda ilerlerken makineleri ve binanın içini seyrediyorsunuz, sonunda kumanda odasına varıyorsunuz. Burası temizlenmiş, orijinal haline en yakın şekilde bırakılmış. Kumanda odasından dik bir merdivenle makinelerin bulunduğu platforma inebiliyorsunuz. Üzerlerinde kuş pislikleri ve kil tabakalarıyla olduğu gibi duran makineler, bir Alman danışmanın eşliğinde temizlenmiş. Ardından havadan etkilenmemeleri için üzerleri bal mumu benzeri bir katmanla kaplanmış. Sonuçta, çok az müdahaleyle, ortaya esas olarak çelikten, metal ve ahşabın da yer yer kullanıldığı çok etkileyici bir mekan çıkmış. Hatta binanın taşıyıcısı depreme daha dayanıklı hale getirilirken, biraz fazla kullanılan çeliğin rahatsızlık vermemesi için renk ve doku olarak mekanın daha önce kullanılan malzemelerine uyum sağlaması için özen gösterilmiş. Kütüphane Binası Mimar: Nevzat Sayın Eski hali: İki kazan dairesiydi. Proje yapım aşamasında. İki eski kazan dairesinde toplam altı kazan bulunuyor. Nevzat Sayın, proje sırasında neyin değiştirilip neyin olduğu gibi kalacağına karar vermek için Almanya Ruhr Havzası’ndaki Emscher Park’ın danışmanından yardım aldığını söylüyor. Kazanların cam bir koruyucu içine alınarak sergilenmesine karar veriliyor. İki kazan dairesi varolan bağlantı yapısının yıkılarak yeniden yapılmasıyla birbirine bağlanıyor. Kitapların birarada rahat görülebilmesi için kitaplıklar duvarların çeperlerine yerleştiriliyor. Okuma salonları da yapının iç tarafına konumlandırılıyor. Zemin ve duvarlarda betonarme, kolonlarda çelik kullanılıyor. Kitaplıklar da binaya uyumlu olarak çelikten yapılıyor. Kütüphanenin giriş holünde danışma, vestiyer ve bilgisayarların olacağı bir hol bulunuyor. Holün üstündeki cam döşeme sayesinde mekanın dışındaki yürüyüş alanından içerisi görülebiliyor. Yapının dışındaki baca ve siloların da ayakları yenilenerek orjinal halleriyle sergileniyor. Nevzat Sayın her şeyiyle korunmuş bir kazan dairesini kütüphane gibi steril bir yapıya çevirmenin zorlayıcı olduğunu söylüyor. Çok Amaçlı Salonlar Projesi Mimar: Emre Arolat Yeni bir bina. Hálá plan aşamasında olan projede dış cepheyi soyulmuş ağaçtan hazırlanan bir kabuk oluşturulacak. Kabuk yapıyı alanla barışık hale getirecek. Dikkatli baktığınızda içerisi görülebilecek. Fuaye alanı ve salonları olacak. |