Lütfen Tarayıcı Sürümünüzü Yükseltiniz.
BÖLÜM SPONSORU

Faruk Çelik'e Öneriler

Bursa'nın AKP'li milletvekillerinden Faruk Çelik, özellikle ''imar'' konularına meraklı bir siyasetçi... Başta ''Uludağ'' Oteller Bölgesi olmak üzere Bursa 'nın doğal ve tarihsel alanlarındaki ''sit kararlar''ını da yakından takip ediyor...

Cumhuriyet Gazetesi/Oktay EKİNCİ



ursa'nın AKP'li milletvekillerinden Faruk Çelik, özellikle ''imar'' konularına meraklı bir siyasetçi... Başta ''Uludağ'' Oteller Bölgesi olmak üzere Bursa'nın doğal ve tarihsel alanlarındaki ''sit kararlar''ını da yakından takip ediyor...

Aynı zamanda AKP Grup Başkanvekili olan Çelik, imarla ilgili bir yasa teklifi bile hazırlamış... Arkadaşımız Ayşe Sayın 'ın haberi özetle şöyleydi:

''Tasarıya göre, kaçak yapılara malzeme sağlayanlara ceza öngörülüyor. Ruhsatsız inşaatlarda kullanılan ve beton dökümüne ait tüm aletlere kolluk kuvvetlerince derhal 30 gün el konulacak; sahiplerine de 10 bin YTL para cezası uygulanacak. Suçun tekrarlanmasında ise aynı cezalar iki kat arttırılacak...'' (Cumhuriyet- 18 Haziran 2006)

Faruk Çelik'in yasa tasarısı özetle şu gerekçeye dayandırılıyor: ''Hızla göç alan şehirlerdeki sağlıksız, çarpık yapılaşma, Türkiye'nin en önemli sorunlarından biridir...''

Para cezası da 'maliyet'!
Gerekçedeki bu vurgulama çok doğru. Ancak, ''sadece'' inşaat araçlarına ''el konulup'' sahiplerine de ''para cezası'' verilerek, ''sağlıksız çarpık yapılaşma'' engellenebilir mi?

Türkiye'nin, özellikle imar politikalarındaki 50 yıldır süren ''kayırmacı''lık deneyimi göstermektedir ki, para cezası asla caydırıcı olamıyor. Çünkü, ekonomisi de büyük oranda ''imar rantı''na dayandırılan bu hukuk dışı kentleşme ülkesinde, ruhsatsız yapıların sağladığı ''denetimsiz'' kazançlar öylesine yüksek ki, ''cezası'' ne kadar olursa olsun artık ''caydırıcı'' değil.

Dahası, bu cezaların ''bina maliyetleri''ne eklendiği, yani kaçak yapıları satın alanlara yüklendiği bir pazarlama piyasası çoktan oluşmuş bile... Herkesin bildiği bu gerçeği Faruk Çelik'in göz ardı etmiş olması ise pek akla yatkın gelmiyor...

'Kaçak'ların 'pazar'ı
2000 yılında yine Bursa'nın ev sahipliğinde kurulan Tarihi Kentler Birliği'ndeki çalışmalarımız arasında, kaçak yapılaşmaya karşı ''etkin'' yasal önlemlerin araştırılması da vardı. Ülkeyi adeta esir alan bu başıboşluğun ''geleneksel siyasi himaye''ler dışında en önemli iki dayanağını ise şöyle saptamıştık:

Birincisi, aslında çalıntı mallardan hiç de farkı olmayan ''kaçak yapılar''ın açıkça ve engelsiz ''pazarlanabilmesi'' ...

İkincisi de neredeyse nefesimizi bile vergilendirenlerin, ''imar rantları''nı sürekli ''vergi kapsamı dışı''nda tutmaları...

Hukuka aykırı ve plansız kentleşmenin, denebilir ki imar aflarından bile daha etkin ''suça teşvik'' nedenlerini oluşturan işte bu iki ''güvence'' yok edilmeden, gecekondulaşmanın ''apartmanlaşma'' şeklinde sürdüğü bu ''imarsız imar düzeni''ni durdurmak mümkün olabilir miydi?..

Aynı soru şimdi de geçerli olduğundan, bu saptamalar ışığında 2002'de İçişleri Bakanlığı'na sunduğumuz ''yasa teklifi''ni de Faruk Çelik'in düzenlemesine ''ek maddeler'' olarak yeniden önerelim:

''1- Üzerinde yasadışı yapılaşma saptanan taşınmazlar, diğer yasal işlemlerin yanı sıra tapuda da şerh düşülerek 'alınamaz, satılamaz, bağışlanamaz ve trampa edilemez.' Bu kısıtlama, taşınmaz imar mevzuatına aykırı yapılaşmadan arındırıldıktan sonra kaldırılır.

2- İmar planlarında mevzuata uygun değişiklik kararlarıyla yapılaşma yoğunluğu arttırılan taşınmazlardan 'değer artış ve imar vergisi' alınır. Plan değişikliği ile aynı kararda belirlenmesi zorunlu olan bu vergi ödenmeden, yeni yapılaşma koşullarındaki 'her türlü imar uygulaması' na izin verilmez...''

Bu önerilerimiz, elbette ki ''hukuk tekniği''ne uyarlanmaya açıktır... Ancak, sadece yasal ve düzenli kentleşmenin değil, ulusal kalkınmanın ve kamu yönetiminin de ''imar rantı tahribatından kurtulması'' na önemli katkı sağlamaz mı?

Sözün kısası, yasadışı yapılaşma artık sıradan bir suç değil; bir ülkenin ekonomisini ve hatta siyasetini de ''kirleten'' en büyük yolsuzluklar zinciri... Bu nedenle, kural dışı imarın temelindeki ''kanunsuz ve denetimsiz rant''ı engellemeyi hedeflemeyen her türlü yeni düzenleme, kaçak kentleşmeye karşı ancak ''sözde'' önlem olabilir...

Faruk Çelik, tasarısında bakalım bunu da gözetecek mi?

http://www.yapi.com.tr/haberler/faruk-celike-oneriler_46970.html

Read Comment Section
İlk Yorumu Siz Yapın
Gönder

Yorumum onaylandığında e-posta ile bildir.

E-posta adresimle bültenlere abone olmak istiyorum

Haber gönderin Hemen haber gönderin

Sosyal Medyada Yapi.com.tr:

Abone Ol Yapı sektöründeki tüm gelişmelerden en önce siz haberdar olmak isterseniz e-bültenimize abone olun.
Bülten arşivine erişmek için tıklayın

REKLAM VERİN

Ajanda
TAMAMI » Bugünkü Etkinlikler BUGÜN:
Herhangi bir etkinlik mevcut değil!