Tipik bir İstanbul görüntüsü. Yağmur ve trafik felç.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş Teşvikiye’de
koluma girip şemsiyesini açıyor...
Tam bir İstanbul turu atıyoruz.
“Sivil faşizm”, “Kürt açılımı”, “Ermeni açılımı”, “Ergenekon bulmacası”nın koyu
Ankara gündeminden çok uzağa, İstanbul’un sokaklarına çıkıyoruz. Durağın
saçaklarından kaçarak otobüsü bekleyen çileli kardeşime bakıyoruz. Başkan
geçiyor direksiyona basıyor gaza. İlk sözü şu:
“CHP
sürekli olarak beni İstanbul’a hiçbir şey yapmamakla suçluyor. Ama
bakın onlar daha İstanbul’u bilmiyorlar.
Gelmişler Güneş Plajı’na, ‘Atatürk’ün plajını
verin. Kurtarın’ diyorlar. Tam komedi. Atatürk’ün plajını bile
şaşırdılar. Atatürk oradan plaja girmedi ki. Menekşe’den girdi. Orayı da pırıl
pırıl yaptık.”
Ardından 18 katrilyonluk dev
bütçesiyle İstanbul’a geçiyoruz. Hedef İnönü Stadı’ndan
Kağıthane. Oradan çevreyolu...
Kağıthane 4
dakika
İşte tam burada diyor ki Topbaş: “Bakın şimdi ne
olacak?”
Dolmabahçe Sarayı’ndan sonra İnönü Stadı’nın üstünden
bir tünele giriyoruz. Ve yaklaşık 4 dakika
sonra Kağıthane’ye çıkıyoruz. Taksim, Dolapdere,
Kasımpaşa, Piyalepaşa Kurtuluş’un altından...
Trafiğin felç olduğu
yolları 4 dakikada geçiyoruz. Başkan devam ediyor: “İki tünel bitiyor.
Toplam uzunluğu 8 kilometre. 350 milyon liraya mal oldu. Trafik bu noktada
müthiş rahatlayacak. Kağıthane’den TEM’e geçiş 5 dakikayı almayacak. Düşünün
Taksim trafiği yok. Saatlerce beklemek yok.”
Kağıthane’de ‘icraat çadırı’ndayız. (Ben bu ismi takıyorum. Çünkü Başkan’ın
görevde olduğu dönemler ay ay sıralanmış. Hangi ay ne yapıldı ışıklı tabelalarda
yazılı. Gerçekten çok özenli bir çalışma olmuş.)
Ve işte orada anlatmaya
başlıyor: “İstanbul’un yaptığı yatırımlar tüm
Türkiye’deki toplam kamu yatırımlarının yüzde 26’sıdır. 2951
belediyenin toplam yatırımının yüzde 48’i İstanbul’da yapılmaktadır. Bugün 3
milyar dolarlık metro ihalesi tamamlanmaktadır.”
8 bin hayat
kurtardık
Her sene yaz aylarında İstanbul plajlarından boğulma
haberleri gelirdi. Başkan’a o plajları hatırlatınca ilginç bir gelişme
daha ortaya çıktı: “İstanbul’da 18 aktif plaj var.
Uzunluğu 27 kilometre. Siz de biliyorsunuz. Yılda 60 ile 100 kişi bu plajlarda
boğulurdu. Şimdi yok. Çünkü cankurtaranlar koyduk. Sürat
tekneleri. Ambulanslar koyduk o plajlara. Ve bugüne kadar 8 bin 200 hayat
kurtarıldı. Geçen yaz 2 bin 120 hayat kurtarmış bu cankurtaran sistemi. Yani
boğulmaların önüne geçtik. Tabii bunun için masraf oluyor. Bu işi yapan şirket
için Sayın Kılıçdaroğlu, ‘zarar ediyor’ diye açıklama yaptı. Bu
şirket hayat kurtarıyor. Ne yapsaydık. Boğulmaktan kurtardığımız insana, ‘bedava
hayat yok’ deyip para mı isteseydik.”
İtfaiyecilerin hak kaybı
yok
İcraat çadırında o kadar çok iş var ki. Dev su
borularından, doğalgaz işlerine kadar yüzlerce iş. Milyarlarca dolarlık yatırım.
Bir başka eleştiriyi hatırlatıyorum: “İtfaiyeciler zor durumda kaldı ve isyan
ettiler. Onların özlük haklarını ellerinden mi aldınız?” Başkan, “Yok böyle bir
şey. Sayın Baykal da bilmeden geldi itfaiyecilerin yanında eyleme katıldı. Ama
hiçbirine sormadı. Siz hangi hakkınızı kaybettiniz. Hiçbir hak kaybı yoktur.
Bunları belgeleriyle açıklayacağım. Yalnızca şirket değişikliği nedeniyle
oradaki sendika hakkını kaybetti” diyor.
Haliç’e yeni köprü
2011’de
“İlk kez siz görüyorsunuz bu köprüyü. 2011’de açılıyor.
Raylı sistem var. Altından yaya yolları geçiyor. Hacıosman’dan
Yenikapı’ya iniyorsunuz. Marmaray’a bağlanıyorsunuz.
Son teknoloji kullanıldı. Karaya yakın bölümleri dönerek
açılıyor ve gemiler oradan geçiyor. Şeffaf bir terminal var üzerinde...”
Soruları Başkan’a ileteceğim
Evet, Kadir
Topbaş’la çok uzun bir İstanbul turu attık. Yüzlerce icraat, milyarlarca
dolarlık yatırım. Kısa süre önce 1.5 milyar Euro kredi almış
İstanbul Belediyesi. Üstelik Merkez Bankası
garantisi olmadan. Eğer soracağınız soru ya da eleştiriniz varsa,
hurriyet.com.tr’ye yazın. Başkan’a ileteceğiz. Cevabı varsa
yayınlayacağız.
|