Palmiye Sitesi’nin Müteahhidi...
                Dava Açılan Kamu Görevlisi Firari Çıktı
                Ezgi Apartmanı Davasının Firari...
                Firari Sanığın Temyiz Başvurusuna Tepki
                Firari Sanık Yakalama Kararının...
                Firari Sanığın Avukatı: "Müvekkilim...
                Depremin Üzerinden 23 Ay Geçti;...
Firari Sanık, İngiltere’deki Yerleşik Düzeni Nedeniyle Türkiye’ye Gelemiyormuş
Kahramanmaraş merkezli depremlerde 40 kişinin yaşamını yitirdiği Sami Bey Apartmanı'nın firari müteahhidi " İngiltere'deki yerleşik düzenim nedeniyle Türkiye'ye gelmem mümkün değil" dedi.
            
                (Fotoğraf: DHA)
                        | 
                         
 
 Adana'nın Çukurova ilçesi Güzelyalı Mahallesi'nde 6 Şubat depremlerinde yıkılan Sami Bey Apartmanı'nda 40 kişi yaşamını yitirdi, 2 kişi yaralandı. Adana Cumhuriyet Başsavcılığı, binanın müteahhitleri Abdullah Aybaba ile kızı Eda Aybaba Çelik hakkında "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" suçundan 22 yıl 6'şar aya kadar hapis cezası istemiyle dava açtı. Ayrıca, apartmanın yıkılmasına ilişkin Seyhan Belediyesi eski İmar Müdürü Alim Erdoğan ve eski Harita Kadastro Teknikeri Sunay Meydan hakkında da aynı suçtan bir dava açıldı. Her iki dava dosyası daha sonra birleştirildi. 
 
 ANKA’da yer alan habere göre; ikisi firari müteahhit, ikisi tutuksuz olmak üzere dört sanığın yargılanmasına Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi; duruşmaya tutuksuz sanıklar ve taraf avukatları katıldı. Mahkemede, sanıklar Abdullah Aybaba ve Eda Aybaba Çelik hakkında çıkarılan kırmızı bültenli yakalama emrinin henüz infaz edilemediği belirtildi. Firari sanık Eda Aybaba Çelik, mahkemeye gönderdiği savunma dilekçesinde, hakkında çıkarılan yakalama emri ve kırmızı bülten kararına itiraz etti. Çelik, 2017 yılından bu yana İngiltere'de yasal olarak ikamet ettiğini, bu nedenle firari değil, yurt dışında mukim bir sanık olduğunu belirtti. Hakkında "kuvvetli suç şüphesi" bulunmadığını savunan Eda Aybaba Çelik, binanın inşasından babası Abdullah Aybaba'nın sorumlu olduğunu belirtti. Çelik, "Şahsımın dosyayla ilişkilendirilmesine neden olan söz konusu hisse payı devri, benim bilgim, rızam, talebim ve herhangi bir katılımım olmaksızın, bizzat babamın tek taraflı, hukuksuz ve keyfi tasarrufu ile gerçekleştirilmiş bir işlemdir. Şahsımın iradesi dışında yapılan bu devir işlemi hukuken yok hükmündedir" dedi. İngiltere'deki yerleşik düzeni nedeniyle Türkiye'ye gelmesinin mümkün olmadığını ifade eden Çelik, savunmasının Londra Başkonsolosluğu aracılığıyla SEGBİS sistemiyle alınmasını talep etti. Müşteki avukatı Hasan Murt, sanık Eda Aybaba Çelik'in savunmasını kabul etmediklerini belirterek, "Şirketin kuruluşu ve sonraki süreçte gerekli başvurular yapılmıştır. Ancak sanık, olaydan sonra cezadan kurtulmak amacıyla sorumluluğu olmadığını iddia etmektedir. Her iki sanığın da cezalandırılmasını istiyoruz" dedi. Müşteki avukatı Dudu Büşra Maksutoğlu ise sanık Abdullah Aybaba'nın depremin ertesi günü saat 18.30'da İstanbul Havalimanı'ndan yurt dışına çıktığını belirterek, "Bu şahıs, müteahhidi olduğu binanın yıkılmasının ardından kaçmış, bu da suçluluk durumunu açıkça ortaya koymuştur. Sanık Eda Çelik'in savunma içeriklerini de kabul etmiyoruz. Baba-kız olan her iki sanığın cezalandırılmalarını talep ediyoruz" ifadelerini kullandı.  | 
                

                                    
                                
                                    
                                
                                    
                                
                                    
                                
                