BR> Gerçekleşen efsane
O
öğrenci 60 yıl boyunca bu yeraltı tünellerinin gerçek olup olmadığının yanıtını
düşünüp durmuştur! Öğretmeninin bu olguları nasıl bildiğini oldum olası merak
etmiş, bir sonuç elde edememiştir. Taki şubat ayında Cumhuriyet’te küçük bir
haber olarak yayımlanan “Binlerce yıllık tünel bulundu” başlığını okuyunca çok
sevinecektir. Haberde, Yrd. Doç. Dr. Akın Ersoy’un kazılarını sürdürdüğü Agora
yakınındaki bir evin avlusunda, ayrıca Kadifekale’ye doğru 821. sokakta
tünellerin iki girişini bulduğu bildirilmekteydi. Cahide öğretmenin anlattığı,
yıllarca o öğrenci gibi pek çok eski İzmirlinin belleklerine kazınmış “tünel
efsanesinin” de gerçek olduğu saptanmıştı.
2 m. yüksekliğinde,
1m. genişliğindeki tünellerin uzantıları henüz tam olarak saptanamadı. Bazı
yerlerde dümdüz, bazı yerlerde kıvrımlarla ilerleyen tüneldeki gaz birikimi
arkeologların ilerlemesini ve genel bir planının çıkarılmasını engellemekteydi.
Tünellerin Kadifekale ile Agora arasında su ulaşımına da katkıda bulunduğu
anlaşılıyordu.
Şimdi öncelik, bu tünellerin tümünün bir planının
çıkarılması olmalıdır. Bu konuda Türkiye’de sayıları 10’dan fazla olan
mağaracılık ve mağara araştırma derneklerine önemli bir bilimsel görev düşüyor.
Dernekler, bir an önce arkeoloji kazı heyeti ile bağlantıya girip görev
almalıdırlar. Bu aşamada ve sonrasında Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın, İzmir
Ticaret ve Sanayi Odaları’nın, TÜRSAB’ın, İzmir Büyükkent ve Konak
belediyelerinin pamuk ellerini ceplerine uzatarak bu çalışmalara maddi destek
sağlamaları gerekiyor. Konak Belediyesi tünel çıkışının bulunduğu ve satışa
çıkarılan bir evin alınacağını açıklayarak şimdiden devreye girdiğini
gösterdi.
Sonraki aşamada ise bu tüneller güçlendirilip belirli yerlerde
halkın ve turistlerin ziyaretlerine açılmalıdır. Kapadokya’nın yeraltı
yerleşmelerinin getirisi örnek alınmalıdır. Bir başka nokta, bu tünellerin hemen
hemen üzerine gelen Kadifekale’nin eteğindeki antik tiyatro açığa çıkarılmalı ve
sonrasında da yitik antik stadyumun araştırılması gündeme
taşınmalıdır.
Cahide öğretmen, bir başka çarşamba günü öğrencilerini
Agora’da gezdirmekle kalmayacak, Bayraklı’daki adı Hitit metinlerine göre
“T-ismurna (Smurna) olan sonraları “Smyrna’ya (İzmir’e)” dönüşen, günümüzde
Tepekule denilen ilk kente de götürecektir. O yıl, orada Doç. Dr. Ekrem Akurgal
ilk kez arkeolojik kazılara başlamıştı. Kenti öğrencilere Akurgal
gezdirmişti.
50 yıl sonra o öğrenci, öğretmeni Cahide Erkal’ı İzmir’de
bulacak, bu kez o öğretmenini Bayraklı’ya götürecek, ordinaryüs profesör olmuş
Akurgal’la tanıştıracak ve her iki öğretmenine teşekkür edecek, 1998’de kazının
50. yıldönümü nedeniyle Cumhuriyet’te ilk İzmir’i okurlarına
tanıtacaktır.
Tünelin iki girişini bulan Dr. Ersoy’u kutlar, ayrıca
kendisini aydınlatan değerli öğretmeni Cahide Erkal’a da nice sağlıklı yıllar
dileğiyle bu sütunlarda bir kez daha teşekkür eder.
|