Marmara Denizi'nde, Toksik Tehlikesi
Marmara Denizi ve Adalar 'Özel...
Marmara’da Müsilaj Tehlikesi...
Marmara’da Bölgesel Sorunlarda...
Marmara Denizi'nin İklim Değişikliği...
"Marmara Denizi Öldü"
Marmara Denizi’nde müsilaj sonrası hızla artan balık ölümleri, kırmızı yosun tehdidiyle birlikte adeta patlama yaptı. Uzmanlar, "Marmara'da çok büyük değişimler olduğunu artık bilimsel ölçümlere gerek olmayacak şekilde, beş duyumuz ile algılayabileceğimiz düzeyde gözlemliyoruz" diyor.
Toplu Ölümlerin Olması Normal Değil Hidrobiyolog M. Levent Artüz, "Eğer doğada toplu ölümler oluyorsa bunun mutlaka normal sürecin dışında sebepleri olması gerekir" dedi. Artüz, "Toplu ölümler varsa canlının veya canlıların yaşam döngülerinde olumsuz değişiklikler vardır. Bu duruma bakıldığında Marmara Denizi özelinde kirletilme dolayısıyla ortam şartlarında çok büyük değişimler olduğunu artık bilimsel ölçümlere gerek olmayacak şekilde, beş duyumuz ile algılayabileceğimiz düzeyde gözlemleyebiliyoruz" diye konuştu. 'Kirlenmenin 3 Ana Safhası Var, Biz Artık Sonuncudayız' "Ağırlıkla evsel kaynaklı organik kirlenmenin geçtiğimiz sene sonunda kimyasal kökenli kirlenmeye dönüştüğü bu zaman diliminde, bu türden olayları görmek insanı şaşırtmamalı" diyen Hidrobiyolog Artüz, "Kirlenmenin üçüncü ve son fazında ise hiç önemsenmeyecek miktarda kirletici ortamı cansız hale getirir. Biz işte 2020 senesi kasım-aralık aylarında Ergene deşarjı ile bu safhaya geçiş yaptık" dedi. 'Çok Köklü Değişimler Gördük' Denizin kıpkırmızı ya da yemyeşil olduğuna, denizanası istilalarının gerçekleştiğine, ekonomik balık türlerinin yok olduğuna, denizin bulandığına ve tüm bunların sonucunda suyun ısındığına değinen Artüz, bu örnekleri çoğaltmanın mümkün olduğunu söyledi. 2007 yılında yaşanan müsilaj veya bu sene gözlemlenen müsilajın da bu serinin sadece bazı göstergeleri olduğuna değinen Artüz, "Temel sorun Marmara Denizi’nin kirletilmesi. Bilerek, isteyerek ve gün geçtikçe artan bir şekilde ısrarla kirletiliyor olması. Bu bağlamda kırmızı yosunların anormal artışları da aynen bir bitkisel plankterin anormal artış gösterip müsilaj oluşturması gibi bu kirletilme sürecinin göstergelerinden sadece biri" detayını paylaştı. Kırmızı yosun için alınabilecek bir önlem var mı? Artüz, “Belirttiğim gibi kirletilmiş ortamlarda tür çeşitliliği azalır, kirletilmiş ortam şartlarına dayanabilen canlıların rekabet şartları lehine geliştiği için de anormal artış olur. Kırmızı yosunlar da bu sebeple anormal artış gösterdiler; aynı denizanası istilaları, denizdeki renk değişimleri veya müsilaja sebep olan bitkisel plankterdeki anormal artış gibi" ifadelerini kullandı. Levent Artüz, kırmızı yosun ve bunun gibi olumsuz ekolojik yıkım basamaklarının önüne geçebilmek için alınabilecek tek bir önlem olduğuna, onun da Marmara Denizi başta olmak üzere denizlerimizi 'alıcı ortam' olarak tanımlamamak ve kesinlikle kullanmamak gerektiğine dikkat çekti. '40 Yıldır Dile Getiriyoruz' Artüz'e göre bölgede yaşananlar sadece balıkları, kuşları, bitkileri etkilemeyecek. İnsanoğlu da bu durumdan nasibini acı şekilde alacak. Haberin tamamına linkten ulaşılabilir. |