Muğla - Dalaman Havalimanı Dış Hatlar Terminali Proje Yarışması - Birinci Ödül
İnşaat Mühendisliği Raporu: İrfan Balioğlu Makina Mühendisliği Raporu: Kevork Çilingiroğlu Elektrik Elektronik Mühendisliği Raporu: Hüseyin Gülsoy JÜRİ DEĞERLENDİRME RAPORU Genel Değerlendirme Türkiye’de yüzyılın son mimarî proje yarışması olan Muğla-Dalaman Havalimanı Dış Hatlar Terminal Binası için 96 öneri sunulmuştur. Gerek Türkiye ortamı için oldukça yüksek olan bu rakam, gerekse sunulan projelerin mimarî nitelikleri, bu yarışmanın önemli bir yapıyı seçmenin ötesinde, meslek ortamı ve mimarlık kültürü açısından da özgün bir birikim sunmasını getirmektedir. Jüri, yarışmaya sunulan projelerde gözlenen niteliklerin Türkiye mimarlık ortamının geldiği olumlu düzeyi ve uluslararası ortamla bütünleşme gücünü temsil ettiği izlenimini taşımaktadır. Bu olumlu izlenimin kaynağı projelerin ulaştığı profesyonel düzey kadar, ülke mimarlığını temsil edebilecek, klişe değerleri aşan güçlü bir soluğun gelişmesine yönelik araştırmacı tutumların da gözlenebilir oluşundadır. Sunulan projelerin yüksek nitelikleri jüriyi mimarlık ortamına karşı yarışma beklentileri ile sınırlı olmayan bir sorumlulukla karşı karşıya bırakmaktadır. Bu genel saptama ışığında jüri, hiçbir projenin yarışma dışı tutulmasına neden olacak ölçüde temel bir eksiklik ya da hata gözlemediği gibi birinci elemede de durdurulması öngörülecek proje bulamamıştır. İkinci eleme aşamasında projeler, sundukları tasarım yaklaşımı, ulaştıkları genel mimarî düzey, programın fiziki boyutlara dönüştürülmesindeki iç tutarlılık gibi genel ölçütler çerçevesinde değerlendirilerek, ortaya çıkan tipolojik ayrışımlar temelinde, projelerin göreli çözüm ve ifade yetenekleri karşılaştırılmış ve 27 proje elenmiştir. Üçüncü eleme aşamasında projelerin işlevsel altyapıları ve sundukları teknik çözümler daha ayrıntılı olarak değerlendirilmiş, ağırlıklı olarak tekrarı gözlenen tipolojik yaklaşımların dışına çıkan özgün örneklerin sundukları alternatif olanaklar ve kısıtlar tartışmaya açılmıştır. Bu aşamada 37 proje elenmiştir. Dördüncü eleme aşamasında projelerin ayrıntılarına girilmiş; iç mekân kaliteleri, taşıyıcı sistem önerileri, maliyet girdileri, mimarî dil özellikleri, örtü sistemleri ve gerek hava, gerekse kara tarafında yolcu ve bagaj akış şemalarının, seçilen sistemlerin işleyişi tartışılmış; jüri bazı projeleri geride bırakmakta güçlük çekmiştir. Bu noktada İdare’nin jüriye tanıdığı “satın alma” olanağının yaygın olarak kullanılmasına, 8 ödülün dışında 10 projenin bu yolla değerlendirilmesine karar verilmiş; 14 proje bu aşamada elenmiştir. Ödül ve satın alma grubunun sıralanmasında jüri, benzer özellikler gösteren projeler arasında karşılaştırmalı değerlendirmeler yapmış, işleyiş açısından karşılaşılan sorunların giderilebilirliği ve bunun için gerekli revizyonların boyutları tartışmaya açılmıştır. Bu aşamada sundukları seçeneğin özgünlüğüne karşın işleyiş açısından sorunlu görülen bazı projelerle, işleyişinde ulaşılan çözüm kalitelerine karşın mekân zenginliği ve dil açısından göreli kısıtları olan bazı projeler satın alma aşamasında tutularak ilk sekiz ödüle aday olan projeler belirlenmiştir. Yarışma bir bütün olarak de.erlendirildi.inde jüri tartışmalarında öne çıkan ve dereceye giren projelerde ağırlıklı olarak temsil edildiği düşünülen değerler ve ilgili ölçütler şunlardır: • Tasarım yaklaşımın zenginliği, öncülüğü, özgünlüğü ve işlerliği. • Projenin ana kurgusu korunarak gelişmeye ve değişime açıklığı, teknik revizyonlara ve zaman içinde gelişen değişimlere uyum sağlama potansiyeli. • Planlama başarısı; yolcu, bagaj ve servis dolaşımına ilişkin işlevsel ve teknik gerek ve önceliklerin sağlanması. • Çağdaş, araştırmacı, özgün ve öncü bir mimarî kimliğin ifadesi, mekânsal zenginlikler. • Yapı sistemi ve malzeme seçiminde izlenen ilkeler ve taşıyıcı sistemle mimarî dil arasında süreklilik oluşturulması. • İklim verileri ve konfor koşullarına ekolojik bir duyarlılıkla yaklaşılması, ekonomik iklimlendirme olanakları. • Yapının ülkeye giriş ve çıkışta bir kapı olma özelli.inin yorumu, ilk ve son imaj oluşmasına katkıda bulunacak bir tasarım dilinin varlığı. • Terminalin uçaktan algısı; “5. Cephe Estetiği”. • Teknolojik uygulama kolaylığı. Jüri bu değerlerin önemli bir bölümünün yalnızca ödül alan projelerde değil, neredeyse bütün projelerde ağırlıklı olarak ele alındığını, bir araştırma zemini oluşturduğunu saptamıştır. Bu nedenle karşılaştırmalar bu değerlerin çoğunun bir bütün olarak, birbirleriyle çelişmeden, tasarım olgunluğu ve incelmişlik içinde ele alınışına yönelmiştir. Birinci ödüle değer bulunan projenin bu değerleri kolay tüketilen uluslararası ve yerel referanslara itibar etmeksizin, ağırlıklı olarak sağladığı düşünülmektedir. Değerlendirme aşamalarında yaşanan çok boyutlu tartışmalar ve bazı projeler üzerinde oluşan görüş ayrılıkları, jürinin kararsızlığından çok projeler genelinde oluşan yüksek düzeyin bir sonucudur. Jüri, bu yarışmaya zemin hazırlayan İdare’nin Türkiye’de büyük yatırımlara yönelen bütün işletmelere örnek olduğu ve sürecin kalitesini destekleyen bütün yarışmacıların kutlanması gerektiği inancındadır. Türkiye mimarlık kültürü açısından özgün bir araştırma ve birikim oluşturan bu yarışma sürecinin, bütün projeleri içerecek bir yayına dönüşmesi ve kalıcılığının sağlanması önerilmektedir. 1. ÖDÜL Proje uluslararası havalimanlarına benzer tiplerden farklılaşan yalın, alçakgönüllü tutumuna karşın simgeselliği olan; bağlantı köprüleri, iç avlu ve peyzaj olanakları ile doğayı içine çeken; çatı formu ile doğal havalandırma ve konfor olanakları sağlayarak adeta kendi mikroklimasını kendi yaratan özgün bir yapı önermektedir. Ekolojik tasarımın gerekli parametreleri olan iklim koşulları, güneş etkileri, doğal havalandırma konfor ve Dalaman yöresinin eşsiz peyzajı yapının şekillenmesine katkıda bulunmuştur. Yapının hafif konstrüksiyonlu tek bir çatı örtüsü ve tekrar eden bir taşıyıcı sistemin belirleyiciliği altında iç ve dış mekânların esneklik kazanabildiği bir sistem olarak ele alınışı, bir yandan iklim koşullarına yönelik koruyucu ve rüzgâra açık, nefes alan bir örtü oluşmasını, öte yandan özgün bir mimarî dilin araştırma zeminini oluşturmuştur. Köprü ve onu destekleyen mahallerin bir bütün oluşturmasını sağlayan yapının standart çelik profillerle ulaşabildiği kalite övgüye değer bulunmuştur. Burada köprü ile yapı ilişkisinin özellikle büyük uçak bekleme mahallerinde oluşturduğu sıkışıklığın strüktüre dayalı sistematik büyüme olanağı ile aşılabileceği; taksirut çeperine inen saçak taşıyıcılarının apron trafiğini rahatlatmak üzere konsol olarak ele alınabileceği; seçilen bagaj sisteminin ise karusel olanaklarını gözetecek altyapıya sahip olması, yapıya yönelik bazı eleştirilerin kolayca giderilebileceği izlenimini oluşturmuştur. Bu yapının özellikle İdare’ce önerilebilecek ve zaman içinde gündeme gelecek değişikliklere açık, esnek kurgusu ve abartısız bir form ve yapım sistemiyle ulaşabildiği mimarî değerler nedeniyle birinci ödüle layık görülmesine 5/2 oyçokluğu ile karar verilmiştir. MİMARÎ AÇIKLAMA RAPORU Havalimanı’nın inşa edileceği bölgenin iklimsel özellikleri, terminal binası ve otoparkın ilerideki olası gelişmeleri, apron-terminal-otopark ilişkileri, bagaj nakil sisteminin hatasızlığı gibi etmenler projenin gelişimindeki ana ölçütler oldu. Havalimanları yer aldıkları konum dolayısıyla göreceli uzak perspektiften algılanabilen yapılar. Bu olgu, bu tür yapıların ilk algı etkilerini birçok diğer yapıya oranla daha önemli kılıyor.
Önerilen projedeki yarı geçirgen üst örtü, bölgenin iklimsel özellikleri nedeniyle oluşan kimi olumsuz koşulları göğüslerken, diğer yönden de yapının uzak algı bütünselliğini ve net geometrisini oluşturuyor. Güney yönüne kapanan güneş kırıcı paneller, kimi yerde geçirgen malzeme ile örtülü çelik çatının da üzerinde yer alarak ana çatının ısınmasını engelliyor. Böylelikle, yüzyıllardan beri kullanılagelen ekolojik mantık, 2000’li yılların bu yapısına aerodinamik bir çözüm getiriyor. Kültürel kaynaklar, Doğu-Batı mimarlığı veya sentezler gibi etkilenme iddiaları taşımayan, bunlar yerine rasyonel düzenin öne çıktığı bir yapı hedefleniyor. Bu hedefe ulaşırken, bu tesis özelindeki bütün yapısal süreç gözden geçirildi. Bu yapının oluşması için gereken malzeme ve işçilik kaynakları kolay ulaşılabilir durumda. Rasyonel bir betonarme grid üzerinde, standart malzemelerle oluşturulabilecek çelik çatı örtüsü büyük strüktürel iddialar taşımıyor. Yapı iç ve dış mekânda bu iddiayı gerekli kılmıyor. Net ve rasyonel taşıyıcı sistem, yapının cephe etkisini kendiliğinden oluşturarak ek bir artikülasyona gerek bırakmıyor. Çift yüzeyli çatının ve düşey örtü taşıyıcılarının oluşturduğu sistem, bütünsel ve zamana yenilmeyen bir yapı plastiği sağlıyor. Bu plastik aynı zamanda gelişim olanaklarını en üst düzeye getiriyor.
İç mekân kurgusu da yine düzenin oluşturduğu rasyonel sisteme bağlı olarak gelişiyor. Hipostil mekânlar aynı zamanda akışkan bir biçimde düzenlendi. Böylece, kullanıcının mekânları bir bütünlük içinde kavraması, bütün oluşumu yaşayarak ulaşacağı noktaya kolaylıkla yönelmesi sağlanıyor. Alan içinde yer alacak çeşitli tesislerin birbirleriyle dengeli kapasitelerde olması, uluslararası standartlara uygun niteliklerin sağlanması, yolcu ve bagajların kara araçlarından uçağa veya tersine transferinin en kısa yoldan yapılabilmesi ve özellikle yürüyüş uzaklıklarının kısa olması, giden ve gelen yolcuların karışmamaları gibi birincil etkenler, iç mekân kurgusunu yönlendirdi. Hem giden yolcunun, hem de gelen yolcunun, yapının geneline ilişkin görsel ve mekânsal zenginlikleri hissetmeleri istendi. Yapı bütünüyle bir iletişim ortamı olarak ele alındı.
Bagaj işletme sistemi, bagajların “check-in” bankolarından konveyörlerle, apronla ilişkili bagaj ayırım mekânında bulunan ayırma makinesine otomatik olarak transferini sağlar. Burada bagajlar, otomatik barkod okuyucuları kullanılarak gidecekleri yere göre ayrılırlar. Her bagaj, bagaj etiketinde belirtilen gidiş yeri ile ilgili spiralde düşürülür. Personel o gidiş noktasıyla ilgili valizleri yalnızca yüklemekle sorumludur ve dolayısıyla insandan kaynaklanan ayırma hataları mümkün değildir. Eğer barkod okuyucu gidiş noktasını belirleyememiş ise bagaj doğrudan “manuel” okuma sistemine yönlendirilir ve görevli buradan bagajı sisteme geri gönderir. Aynı şekilde bütün transfer bagajlar, ayırma sistemine gönderilmeden “manuel” olarak okunur. Havalimanı hava trafiğine bugünkü gereksinimler ve gelecekteki mikro-makro gelişim alanları ve arazi olanakları maksimum değerlendirilerek, uluslararası standartlara uygun ve gerekli bütün tesislerin yer alması öngörülerek düzenlenmiştir.
Yarı geçirgen üst örtü, bölgenin iklimsel özellikleri nedeniyle oluşan kimi olumsuz koşulları göğüslerken, diğer yönden de yapının uzak algı bütünselliğini ve net geometrisini oluşturuyor. Güney yönüne kapanan güneş kırıcı paneller, kimi yerde geçirgen malzemeyle örtülü çelik çatının da üzerinde yer alarak ana çatının ısınmasını engelliyor.
YAPI 218
|