Lütfen Tarayıcı Sürümünüzü Yükseltiniz.
BÖLÜM SPONSORU

Romanlar mı Değişsin Yerel Yöneticiler mi?

Manisa’nın Selendi ilçesindeki ırkçı tepki ve saldırıların ardından Devlet Bakanı Faruk Çelik bunun ‘lokal bir olay’ olduğunu savundu. Şanssız ve ilginç olan durum, bakan Çelik’in daha kısa bir süre önce ‘Roman açılımı’nı başlatan kişi olması. Selendi 6 bin 800 nüfuslu küçük bir ilçe. İlçedeki Romanların toplam sayısı da 100 kişi civarında. Küçük

Radikal Gazetesi
1


Manisa’nın Selendi ilçesindeki ırkçı tepki ve saldırıların ardından Devlet Bakanı Faruk Çelik bunun ‘lokal bir olay’ olduğunu savundu. Şanssız ve ilginç olan durum, bakan Çelik’in daha kısa bir süre önce ‘Roman açılımı’nı başlatan kişi olması.

Selendi 6 bin 800 nüfuslu küçük bir ilçe. İlçedeki Romanların toplam sayısı da 100 kişi civarında. Küçük bir azınlık anlayacağınız... ‘Selendi’deki olay gerçekten bakanın söylediği gibi ‘lokal bir olay’ mıdır?’ sorusuyla yüz yüzeyiz. Toplumsal ruh halimizin genelinin bu olayda kristalize olduğunu düşünmeyi, elbette insanın canı istemiyor...
Romanlara saldırının başlamasına neden olan gelişmeyi Burhan Uçkun şöyle anlatıyor: “Kahveye girdim çay istedim. Bana çay vermediler. ‘Çingenelere çay vermem.

Kahvemden çık git’ dedi. Tartıştık. Bunlar beni dövdüler. Kafamda da dikiş var.” Uçkun’un babası da oğlunun dayak yediğini duyunca hastaneye gidiyor, oradakilerle tartışıyor ve kalp krizi geçirerek yaşamı yitiriyor. Gerginlik giderek tırmanıyor. İddiaya göre Romanlar da kahveciye saldırıyorlar. Bunun üzerine MHP’li Belediye Başkanı anonslar yaptırıyor ve saldırı yaygınlaşıyor. Sonunda 100 Roman şehri terk etmek zorunda kalıyor.

***

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Romanlara saldırıya girişen, onların evlerini yakan kalabalığın sloganlarına dikkat çekiyor: “TV ekranlarında hırslı bir grubun yürüdüğü görülüyor... Tekbir getiriyorlardı. Yani mevlide gider gibi değil. ‘Ya Allah Bismillah Allahu Ekber’ diyerek kızgın bir kalabalık ellerinde sopalarla yürüyordu. Bunun ne anlama geldiğini yeni doğan çocuklar da biliyor artık.”

Son günlerde bildiri dağıttıkları gerekçesiyle Edirne’de tutuklanan bir grup solcu gence destek çıkmak isteyenlerin başına nelerin geldiğini görüyoruz. Günlerdir ‘onları Edirne’ye sokmayacağız’ diye şiddet gösterileri yapan bir grup var. Türkiye’nin bazı kentlerinde Edirne’de tutuklananlarla dayanışma içine girmek isteyen gençler de saldırılara uğradılar, linç edilmek istendiler. Benzer şekilde İstanbul’da, İzmir’de, daha önceleri de Türkiye’ni bazı batı bölgelerinde Kürtler, ‘ırkçı’ nitelikte şiddet gösterileriyle yüz yüze geldiler. Bu saldırılara uğrayanların bir kısmının siyasetle de ilişkilerinin olmadığını biliyoruz. ‘Siyasi kimlik’e yönelik nefretin ötesinde, doğrudan kimliğe yönelik bir nefret söz konusu.

***

Dünyanın her yerinde ‘ırkçılık’ bir tehlike oluşturur. Gelişmişlik düzeyi daha yüksek olan ülkelerin hukuk sistemleri ‘ırkçılık’ konusunda daha duyarlıdır. Medyada ırkçılık yapılmasına yönelik ciddi engellemeler vardır; ırkçı propaganda yapan siyasi partiler, kapatma davalarına konu olan tek siyasi parti türünü oluştururlar.
Bizde de son yıllarda bu konuda belli bir farkındalık yaratılmasına yönelik çabalar içine girildi. Avrupa Birliği Uyum Yasaları, zaten bu konuda çok duyarlı. ‘Kürt açılımı’, ‘Alevi açılımı’, ‘Roman açılımı’, bu gelişmenin birer parçası olarak gündeme geldi. 



Bu açılımların (teorik ya da pratik boyutta) ilerlemesiyle birlikte, reaksiyoner yaklaşımlar da doğal olarak artmaya başladı. Bu tepkilerin toplumun içinden, kendiliğinden gelmeleri başka bir şey, siyasi olarak örgütlenmeleri başka... Muhalefet, ‘Kürt açılımı’ başta olmak üzere, ‘demokratikleşme’ çabalarının karşısında ‘tutarlı bir şekilde’ durmaya devam ediyor. Toplumu iç gerginliğe sevk edecek, sorumsuz, kışkırtıcı tutumlar sürdürülüyor.

Selendi’deki olaylarda Romanlar, belediye başkanının kışkırtıcılık yaptığını iddia ediyorlar. Bunun doğru olup olmadığını yargı saptayacak. Başkanın ‘açılım’lara en sert tepkiyi gösteren ve en ağır ifadeleri kullanan MHP’nin üyesi olmasının tesadüf olduğunu düşünmek,
herhalde aşırı iyimser bir yaklaşım olur.

***

Şunu kabul edelim ki son yıllarda Türkiye’de ‘ırkçılık’ çok kışkırtıldı. Kimlik taleplerine karşı olan kesimler, şiddeti de içinde barındıran bir toplumsal öfke yaratmayı kendilerine iş edindiler. Kendi ülkemizi sanki yeniden feth ediyormuşcasına kendimizi kaptırdığımız ‘her yüksek tepeye dünyanın en büyük bayraklarını dikme modası’, son yıllara damgasını vurmuş durumda.

Şurası bir gerçek ki, etnik, dini vb. farklılıklar geçmişte kendini sadece çok kısıtlı bir çerçeve içinde belli edebiliyordu, uğranılan ayrımcılık karşısında ses çıkartılamıyordu; ‘manevi ve maddi baskıya dayalı statüko’, varlığını sürdürüyordu. Artık paradigma değişmiş durumda... Türkiye gibi ülkelerde, ‘eski tarzda’ ırkçı saldırılar örgütlemek, olayı bir ‘yok etme’ye dönüştürmek vb. şeyler artık daha zor. ‘Eski tarzda’ ayrımcı baskılar yapmaya devam etmek de kolay değil. Dünyadaki gelişmeler de buna imkan vermiyor.

Ama, toplumdaki farklılıkları kışkırtmak, bundan siyasi rant elde etmek mümkün. Bunu deneyenler her zaman oldu. Bundan sonra da olmaya devam edecek. Ne olursa olsun, Selendi ‘lokal’ sayılamayacak kadar ciddi bir duruma işaret ediyor. Alınacak önlemlerin geometrisi belirlerinken bu noktanın atlanmaması gerekiyor.

***

‘Açılım’ları kalıcı hale getirecek, ‘açılım ruhu’nun toplumun ve devletin bütün kademelerine yayılmasını sağlayacak olan siyasi, idari ve fikri ortamın yaratılması gerekiyor. Bunun en önemli koşullarından birini de, eğitim sistemindeki ırkçı dilin aşılması oluşturuyor... Manisa valisi, “Roman hayatı 21. yüzyıla yakışmıyor” derken aldığı eğitimi de gözler önüne serdi. Gelecek kuşaklara sağlanacak olan zihinsel özgürlükten de acil olan konu, devletin bir an önce ırkçılığa karşı daha net bir duruş sergilemesi...

Linçten değil, içindeki farklılıklardan zevk ve heyecan duyan bir topluma dönüşmemiz umuduyla...

http://www.yapi.com.tr/haberler/romanlar-mi-degissin-yerel-yoneticiler-mi_75641.html

Read Comment Section
1 Yorum Yorum Yaz
  • Romanlarla ilgili tüm çalışmaları destekliyorum Mustafa MALKOÇ Türkiye Roman Araştırmacısı BURSA YANITLA
1 yorumdan 1 tanesi gösteriliyor. 
Yorumunuzu ekleyin
Gönder

Yorumum onaylandığında e-posta ile bildir.

E-posta adresimle bültenlere abone olmak istiyorum

Haber gönderin Hemen haber gönderin

Sosyal Medyada Yapi.com.tr:

Abone Ol Yapı sektöründeki tüm gelişmelerden en önce siz haberdar olmak isterseniz e-bültenimize abone olun.
Bülten arşivine erişmek için tıklayın

REKLAM VERİN

Ajanda
TAMAMI » Bugünkü Etkinlikler BUGÜN:
Herhangi bir etkinlik mevcut değil!