BR> Kurumsal Sosyal Sorumluluk Okulda
Başlıyor
Kurumsal sosyal sorumluluk birkaç senedir gözde işletme
okullarının da ders programında yerini aldı. Sosyal fayda sağlayan alanlara ilgi
gün geçtikçe artıyor. Kar amacı gütmeyen kurumların yönetimi veya kar amaçlı
kurumların sosyal sorunlara eğilmesi, farklı bakış açısı, eğitim ve liderlik
vasıfları gerektiren alanlar. Businessweek'e göre, Yale Üniversitesi sosyal
alanlarda başı çekiyor. Yale'de MBA programı içinde sosyal fayda yaratma odaklı
toplam 95 ders var; Berkeley'de 74 ders, Wake Forest'te ise 27 ders seceneği
bulunmakta. Wharton, Cornell ve Columbia Üniversitelerinin ön sıralarda
bulunduğu liste kurumsal sosyal sorumluluğun Amerikan üniversitelerinde önemli
bir yere sahip olduğunun göstergesi. Amerika'daki MBA okullarının yarısından
çoğu kurumsal sosyal sorumluluk dersini zorunlu hale getirmiş.
Kurumsal
sorumluluk derslerinin popüler hale gelmesinin tek sebebi patlak veren finansal
skandallar değil. Bugün MBA eğitimi alan öğrencilerin profiline baktığımızda,
çoğunun geri dönüşüm, kamu hizmeti, gönüllü çalışma ve organik yiyecekler gibi
konularla içiçe büyüdüklerini görüyoruz. Bu nesil, işletmelerin para odaklı
kuruluşlar olmasının yanında sosyal değişim araçları olabileceğine inanıyor.
Örneğin, Stanford Üniversitesi etik ve sosyal sorumluluk derslerinin yanı sıra
Hizmet Öğrenme Programı dahilinde öğrencilere bir dönem yurtdışında okumayı
zorunlu kılıyor. Normalde göremeyeceği bir ülkede yaşama ve gönüllü olarak
çalışma imkanı sağlayan bu programla öğrenciler Tayland ve Kamboçya gibi seks
trafiğine ve AIDS'e karşı savaşan sosyal girişimlerde çalışmalar yapmak ve
deneyim kazanmak şansına sahip oluyor. Geleceğin girişimcisi bu sayede mezun
olduğunda iş dünyasında neler yapabileceğini farklı bir pencereden
görüyor.
Yale Profesörü Koichi Kurisu'ya göre, kesinlik ve istikrar
kaybolunca geriye sadece liderlik kalır. Dolayısıyla, nasıl liderler
yetiştirildiğinin önemi bugün daha fazla hissedilmekte.
Yönetim Yemini:
'Çevreye zarar vermeyeceğim'
İklim değişimi, çevre problemleri
ve sosyal sorunlar gelecek nesil liderlerini kompleks konularda etkin ve çok
kapsamlı kararlar almaya zorlayacak. Bu kararları alırken iş adamlarının
önceliği işin karlılığından da öte çevreye zarar vermemek prensibine dayanmalı.
Harvard İşletme Profesörleri Rakesh Khurana ve Nitin Nohria'nın görüşü bu
önceliğin Hipokrat Yemini'ne benzer bir yeminle iş literatürüne girmesi yönünde.
Bill Gates'in yaratıcı kapitalizm olarak adlandırdığı kavram, gelecek nesil
liderlerin sadece istenen sonuçlara ulaşmak için değil, kararlarının kendi
şirketleri ve pazarlarını aşan etkilerinden de sorumlu olduklarını vurgulamakta.
Yönetim Yemini, liderlerin önemli kararlarının geniş etkilerinin
bilincinde olmaları ve çok yönlü çevresel ve sosyal yükümlülüklerin de
sorumluluklarının başında geldiğini hatırlatan kendi kendine ve topluma verilmiş
bir söz niteliğinde.
Yönetim Yemini neleri
vurgulamalı?
- Dürüst ve adil olmak; - İnsan hak ve
hürriyetlerine saygı duymak; - Herşeyin ötesinde dünyanın sürdürülebilir
refahı için çalışmak; - Sömürü ve yozlaşmaya karşı durmak; - Verilen tüm
kararlardan sorumlu olmak; - Çevreye zarar vermemek ve çevreyi
korumak.
Değişen dünya, bozulan çevre ve yok olan kaynaklar alarm
verirken, iş dünyası, yavaş da olsa bilinçlenmek ve harekete geçmek için çaba
harcamakta. Batı dünyasında başlayan bu çabaların dünya genelinde hareketlere
dönüşmesi uluslararası şirketlerin stratejileriyle hızla yaygınlaşabilir. Bugün
karlılık sağlamak hatta zararları kapamak öncelik olsa da, etik uygulamalar ve
çevreye karşı sorumluluk, şirketlerin strateji maddelerine dahil olmalı.
Böylece, bu uygulamalara ayrılan yatırımlar yarın şirketlere, verimlilik, satış
veya inovasyon alanında kazanım olarak dönecektir.
|