Lütfen Tarayıcı Sürümünüzü Yükseltiniz.
BÖLÜM SPONSORU

Gerçek Türkiye Haritasına Hazır mısınız?

2023’e kadar iki bin HES yapılması planlanıyor. Bu milyonlarca insan için göç, pek çok hayvan ve bitki için ölüm demek. Yeni maden yasa tasarısı kabul edilirse, muhafaza ormanlarında, sulak alanlarda, milli parklarda, hatta sit alanlarında bile maden çalışmaları yapılabilecek. Sinop ve Mersin nükleer enerji tehdidiyle karşı karşıya. Denizler öyle

Cumhuriyet Dergi
5 Gerçek Türkiye Haritasına Hazır mısınız?

BR>
Denizler kirli, balıklar ölü!

DenizTemiz Derneği/TURMEPA, 1994’ten bu yana, deniz ve kıyıların temiz kalması, bunların gelecek nesillerin ekonomisine, sağlığına ve refahına katkı sağlaması için mücadele ediyor. DenizTemiz Derneği/TURMEPA Yönetim Kurulu Başkanı Tezcan M. Yaramancı, “Denizlerimiz yüzde 80 oranında karadan ve insan eliyle kirletiliyor” diyor, “Evde, ofiste, hastanede, fabrikada kanalizasyona giden her şey denize akıyor. Tarlada, bahçede, sokaktaki her şey denize ulaşıyor.”

Karasal kirliliğin üç temel kaynağı sanayi tesisleri, turistik işletmeler ve belediyeler. Sanayide kullanılan suyun yüzde 81’i yani yılda 40 milyon metreküp tehlikeli atık su arıtılmadan doğaya bırakılıyor. Turistik işletmelerin çoğunun arıtma tesisi yok, olan da çalıştırmıyor. Belediyelerin yüzde 86’sının arıtma tesisi bulunmuyor. 804 belediyenin kanalizasyon şebekesi yok. 1.257 kıyı belediyesinin sadece 124’ünde arıtma tesisi var. 1.133 kıyı belediyesi kirli sularını arıtmadan denize boşaltıyor. Belediyelerin yılda bir milyar metreküp atık suyu arıtmadan denize boşalttığını anlatıyor Yaramancı, başı ise İstanbul çekiyor, “İstanbul’da her gün yaklaşık 2.5 milyon metreküp atık suyun sadece yüzde 16’sı biyolojik olarak arıtılıyor. İSKİ’nin 2009 faaliyet raporuna göre, iki milyon metreküp atık su yeterince arıtılmadan denize bırakılıyor” diyor, “Dünyamızın üçte ikisini kaplayan, en önemli protein kaynağı olan deniz ürünlerinin yatağı ‘mavi’ denizlerimiz de en az çevre kadar kirletiliyor, en az doğa kadar tehdit altında”.

En büyük kirlilik de, İstanbul Boğazı’nda yaşanıyor. Marmara Denizi, bir yandan İstanbul metropolü, İzmit Körfezi, Tekirdağ, Gemlik Körfezi etrafındaki yoğun yerleşmenin, diğer yandan bu denize akan akarsulardan kaynaklanan önemli çevresel baskılar altında. Marmara’daki petrol kirliliğinin Karadeniz kaynaklı olduğu biliniyor. Karadeniz’i kirleten petrol ürünlerinin yıllık miktarı 410.000 tona ulaşıyor. 17 ülkede yaşayan 160 milyon insanın katkısıyla adeta ölüme mahkûm edilen Karadeniz, bu haliyle Marmara ve Ege için de ciddi bir kirlilik kaynağı. Karadeniz’in en büyük kirlenme sebebi Tuna, Dinyeper, Dinyester, Kızılırmak ve Yeşilırmak… Sanayi atıkları ve tarım havzaları boyunca tarımda kullanılan böcek ilacı, gübre ve diğer giderlerin atıkları sonunda Karadeniz’e ulaşıyor. Yılda sadece 570 milyon ton evsel atık nehirler aracılığıyla Karadeniz’e taşınıyor. Akdeniz'in başıysa petrolle dertte. Yılda ortalama 350 milyon ton petrol Akdeniz’de hareket halinde, bunun 0.5–1 milyon tonu denize çeşitli yollardan karışıyor. İstanbul Boğazı, Karadeniz, Marmara ve Akdeniz’deki biyolojik çeşitliliğin varlığını sürdürmesi için yaşamsal öneme sahip. Oysa Karadeniz’de 26, Marmara’da 143 balık türü yok oldu. Akya, çipura, avcı, fangri, dülger, granyöz, kırlangıç, ıskarmoz, fangri, akya, hani… Ege ve Akdeniz’deki balık varlığı da hızla azalıyor. Akdeniz fokunun sayısı 400’e kadar geriledi, yok olma tehlikesinde.

TÜMÜNÜ GÖSTER HABERİN DEVAMI:   1  |   2  |   3  |   4  |   5  |   6
ETİKETLER: çevre
http://www.yapi.com.tr/haberler/gercek-turkiye-haritasina-hazir-misiniz_84171.html

Read Comment Section
5 Yorum Yorum Yaz
  • Her dalda gelişen teknoloji ülkemizde yeterince uygulanmiyor,ekolojik dengeler gözardı ediliyor,gözleri dönmüş yasaları hiçe sayan rantiyeciler fırsatı ganimet bilip,gün bugün diyerek gelecek nesillerin herşeylerini yağmalıyorlar,birilerinin bu gidişe dur demesi şart. YANITLA
  • (H.E.S)Hidro elektrik santraller yenilenebilir enerji kaynaklarındadır.Entemiz enerji kaynağıdır.Suyun olduğu yerde yeşil alanlardan bahsetmek mümkün olur ki suyun akış hızından faydalanan bu sistemde oluşturulan göletler çevrenin su rezervinide artırmış olurken çevre katliamı bunun neresinde.Su akar türk bakar diye alay edilen biz değilmiydik. Bazı ülkelerin işine gelmeyen kalkınma hareketlrimizi engellemek adına çevreciler kandırılarak olumsuzluklara alet ediliyorlar uyanık olalım. YANITLA
  • Umutluydum Artık değilim Türk insanının çoğunun tanıdığı veya yaşadığı İstanbulun Denızleri tepeleri ormanları hatta kuçücük çamlıca tepesini bile koruyamayan bunca insan ANADOLUMU NASIL KORUYACAK? YANITLA
  • Bir önceki yorumda Levent Bey'in dediği gibi, bugün bizi yönetenler, siyasi ve ekonomik olarak, dost düşman kimsenin reddedemeyeceği şekilde bir başarı sağladılar ve tüm dünyayı bu konuda konuşturarak herkese şapka çıkarttırdılar. Bu başarıyı gösteren yöneticilerimizin, enerji konusunda yaptığı çalışmalarda da çevre ve doğanın korunması hususlarını hakkınca gözeterek adım atacaklarına samimiyetle inanıyor, kendilerine güveniyor ve destekliyorum. Yeter ki uygulama esnasında, her kesimin insanı gözükebilen, her işten haksız rant elde etmek isteyen, hak hukuk bilmez suistimalcilere fırsat verilmesin. YANITLA
  • Ne yazıktır ki,bunların siyasi ve ekonomik yaptıklarını Türkiye insanı birgün geri getirebilir ama topragımızı,denizimizi,ormanlarımızı ve havamızı geri getirebilmek imkansız...ama bu millet anlayamıyor,anlamak istemiyor;NE YAZIK!!!!!!!!!! YANITLA
5 yorumdan 5 tanesi gösteriliyor. 
Yorumunuzu ekleyin
Gönder

Yorumum onaylandığında e-posta ile bildir.

E-posta adresimle bültenlere abone olmak istiyorum

Haber gönderin Hemen haber gönderin

Sosyal Medyada Yapi.com.tr:

Abone Ol Yapı sektöründeki tüm gelişmelerden en önce siz haberdar olmak isterseniz e-bültenimize abone olun.
Bülten arşivine erişmek için tıklayın

REKLAM VERİN

Ajanda
TAMAMI » Bugünkü Etkinlikler BUGÜN:
Herhangi bir etkinlik mevcut değil!