17 Ağustos 1999’daki meydana gelen deprem, Türkiye’nin son 100 yıl içinde
yaşadığı tüm deprem felaketlerinden daha büyük ve geniş boyutta hasar yarattı.
Resmi kayıtlara göre 17 Ağustos Depremi’nde 17 bin 480 kişi
öldü, 43 bin 953 kişi yaralandı, 505 kişi sakat kaldı. Depremlerin ülke
ekonomisine maliyeti ise 20 milyar dolar civarında oldu.
İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Tahsin Vergin,
deprem olasılığına karşın devletin ve inşaat mühendislerinin yapması gereken bir
dizi önlemlere dikkat çekti. Vergin, devlet açısından depreme karşı alınmasını
bekledikleri önlemleri şöyle sıraladı:
“Yapı Denetim Sistemi’de bugüne kadar görülen hatalar hızla giderilmeli.
Özellikle, önümüzdeki süreçte 19 ilden 81 ile çıkartılacak olan ‘Yapı Denetim
Sistemi’ şimdiye kadar gözlenen hataların giderilmesi çerçevesinde yeniden ele
alınmalı, özellikle TMMOB’ye bağlı meslek odalarımızın sistem içerisinde yer
alması sağlanmalı. Depremde hasar gören yapıların onarımı ve güçlendirilmesi
için şartname ve uygulama esasları hızla hazırlanmalı. ‘Afet Riskini Azaltma
Eylem Planı’ hazırlanmalı. Özellikle deprem riskinin yüksek olduğu
İzmir’de yapı envanteri çalışmalarına önem verilmeli. İzmir’de okul
ve hastane binalarının güçlendirme projeleri hazırlanmalı ve hızla güçlendirme
işlemleri yapılarak tamamlanmalı.”
“Kolon filizleri kesilmeli”
Başkan Vergin, yerel yönetimlerin öncelikle yapması gereken önlemleri de
kısaca şöyle aktardı:
“Kaçak yapılaşma yerel yönetimlerce kesinlikle önlenmeli. Evlerinin üzerine
kat çıkmak amacıyla bırakılan kolon filizleri yetkililerce kesilmeli ve
sonralarına da izin verilmemeli. Yerel yönetimler, inşaatların başlamasından
önce vatandaştan aldıkları otopark, kanal ve su bağlantı vb. bedellerini yapım
süreci tamamlandıktan sonra, oturma raporu aşamasında almalı. Önceden alınan bu
bedeller, özellikle dar gelirli vatandaşlarımızı kaçak yapı yapmaya itiyor.
Şehir içindeki tüm köprü ve sanat yapıları depreme karşı dayanım testlerine tabi
tutulmalı”
İşte bunlar yapılmalı
Yapı yapmanın ciddi ve sorumluluk isteyen bir iş olduğunu, inşaat
mühendisliğine bu gözle bakılması gerektiğini ifade eden Vergin, herkese düşen
sorumlulukları şöyle özetledi:
- İnşaat mühendisleri, yürürlükteki standart ve yönetmelikler çerçevesinde
proje üretmeli ve yapıları denetlemeli. - Yapı denetim firmaları,
sorumluluklarını aldıkları inşaatları proje ve yapım denetimlerini mutlaka
yürürlükteki yönetmelik ve standartlara uygun olarak yapmalı. - Belediye ve
diğer yetkili kurumlar, yapı sürecinin ciddi bir süreç olduğu bilinciyle,
mühendis ve mimar kadrolarını sayısal ve niteliksel olarak güçlendirmeli, kaçak
yapılaşmaya kesinlikle izin vermemeli. - Merkezi hükümetleri sırf politik
çıkarlar amacıyla sık sık başvurdukları “İmar Affı” uygulamalarına kesinlikle
son vermeli. - Vatandaşlar, konut veya işyeri satın alırken o bina ile
ne kadar mühendislik hizmeti aldığını da sorgulamalı.
|