br >
İngiltere’deki New Scholl Üniversitesi’nde ekonomi profesörü olan
Anwar Shaikh: Teorik söylemi eleştirmeliyiz
Sub-Prime Mortgage krizi, bugün yaşadığımız krizin bir nedeni değil, sadece
tetikleyicisidir. Krizi yıkıcı hale getiren asıl nokta daha önce finansal
kurumları sınırlandıran regülasyonların kademeli olarak kaldırılması oldu.
İİngiltere’de New Scholl Üniversitesi’nde ekonomi profesörü olan Anwar
Shaikh’e göre önce teorik söylemi eleştirmemiz lazım, yoksa IMF’den,
anlamadığı bir sorunu çözmesini bekleyemeyiz.
Shaikh, 1970’lerden bugün yaşanan krize giden politikaları şöyle açıkladı:
1970’lerdeki krizden çıkış politikalarının en çarpıcı yanı, faizlerin hızlı
düşürülmesiydi. Öyle ki, 1981’de yüzde 14 olan faizler 2001 yılında yüzde 1’lere
düştü. Faizlerdeki düşüş net kâr oranlarında hızlı bir artışa yol açtı ve
1982’den sonraki yatırımları teşvik etti. Sonuçta, finans ve emlak piyasalarında
balonlarla el ele giden bir büyüme süreci başladı.
Sub-Prime Mortgage krizi, bugün yaşadığımız krizin bir nedeni değil, sadece
tetikleyicisidir. Krizi yıkıcı hale getiren asıl nokta daha önce finansal
kurumları sınırlandıran regülasyonların kademeli olarak kaldırılması oldu.
Deregülasyon, 30 yıldan beri Dünya Ticaret Örgütü, Dünya Bankası, IMF,
neoliberal iktisatçılar ve dünya liderleri tarafından dayatılan neoliberal
programın en önemli sacayağı.
Günümüz sisteminde devletler piyasanın hizmetkârı. Ve onların istemleri
doğrultusunda politikalar oluşturuluyor.
Washington Uzlaşısı’nın temelini “serbest ticaret teorisi”nin oluşturduğuna
dikkat çeken Shaikh, “Bu teoriye göre serbest ticaret her ülkeyi eşit şekilde
rekabet edebilir hale getirir, çünkü rekabetçi piyasaların otomatik işleyişi,
her ülkenin kendi karşılaştırmalı üstünlüğüne dayanacağı dengeli bir ticaret
rejimine sahip olmasına yol açar. Bu söylem bu sayede tam istihdamın da
ülkelerde sağlanabileceğini savunur. Ben ise bu teorinin bütünüyle yanlış
olduğunu iddia ediyorum” diyerek şunları söyledi:
“Çünkü dünyadaki tüm merkez ülkeler bu teorinin yanlış olduğunu bilirler ve
bu teoriye zıt bir şekilde davranırlar. Stratejik öneme sahip sanayilerini
korurlar, yurtdışından gelen istenmeyen rekabeti önlerler ve kendi
sermayedarlarının çıkarlarını korumanın yollarını ararlar. Tüm bunlara karşın
serbest ticaret mit’i devam ediyor, çünkü bu mit merkez ülkelerdeki büyük
sermaye sahiplerinin çıkarlarına hizmet ediyor.”
|