NAI'deki "Polders" Sergisi
www.yapi.com.tr, Rotterdam Mimarlık Bienali'ndeydi. Bienal, iki ana sergi mekanından oluşuyordu; Hollanda Mimarlık Ensitütüsü NAI'deki sergiler ve Erasmus Köprüsü ile geçilen kanalın diğer tarafındaki Las Palmas binasındaki sergiler.
NAI'deki sergiler, daha çok Hollanda Mimarlık ve Şehirciliği'nin tarih boyunca en önemli sorunlarından biri olmuş deniz seviyesinin altında yaşamanın yeni alternatiflerine ve arayışlarına yönelik bir fikirler ve projeler sergisiydi. NAI'de aynı zamanda, Amsterdam'a paralel olarak, Tokyo ve Venedik şehirciliğinin ve mimarlığının su ile diyaloğuna maketlerle ve tarihi gelişimi ile değiniliyordu. Hollanda Mimarlığı'nın şu ana kadar geliştirdiği "polder" adı verilen setleşmeler içindeki yapılaşmaya, tarihi ve örnekleriyle geniş yer verilmişti. Fakat, serginin asıl amacı, "polder" lara alternatif olabilecek, suyu dışarıda tutan değil de, suyu içine alan yeni bir yapılaşma arayışı idi. Bunun için de Hollanda'daki mimari büroların ve üniversitelerin katılımı teşvik edilmişti.
NAI'deki sergilerin uluslararası boyutu çok sınırlı olmakla birlikte, Bienal'de uluslararası katkının merkezi Renzo Piano'nun ve Norman Foster binalarının yanında yer alan, Las Palmas binasındaki "Mare Nostrum" sergisi idi. Bu sergi, kıyı mimarlığının turizm endeksli gelişimi sorununu ele alan uluslararası katılımlardan oluşuyordu. Ülkelerin davetli küratörleri ile iletişim sonucu gelişen bu sergilerin sunumlarındaki farklılıklar, mimari sunumun sorgulanmasına olanak sağlayıcı nitelikteydi. Mare Nostrum projeleri Hırvatistan'ın "Deniz Fenerleri" projesinden, Tayvan'ın kıyı yerleşiminin sınırlarını belirleyici istatiksel araştırmalarına, Rusya'nın mimari çizim sürecini tersine çeviren-yapılı binanın projesini çizme- girişimlerine kadar geniş bir içeriğe sahipti. Türkiye'den de katılım, Ege kıyılarındaki turistik yerleşimin "metastas" şeklindeki yayılımına ilişkin eleştirel bir bakıştı.
Bienal'in sergileme metotlarından en yaygın olanı maketler idi. Özellikle Las Palmas'daki Hollanda şehirlerinin maketleri çeşitlilikleri ile dikkat çekiyordu. Hem bu maketler, hem de NAI'de gösterilen kısa film, mimari ve şehirciliğinin belgelenmesi açısından önemli bir örnekti.
Rotterdam Mimarlık Bienali, sınırlandırılmış ulusal bir arayışa yönelik olması açısından, Venedik Bienali gibi uluslararası bir mimarlık gösterisi değildi. "The Flood" teması ile çizilen sınırlar çerçevesinde, bir beyin fırtınasını teşvik etmek amacı ile yapılmıştı. Bu bienal, yapının kendisi olmadan, mimarlığın ifadesi sorununu da ortaya koyucu nitelikteydi. Rotterdam'ın zengin ve deneyimsel yapı çeşitliliği kuşkusuz önemli ve hali hazır bir arka plandı. Fakat, acaba bienal mimarisi daha deneyimsel, daha kamusal ve daha uluslararası olmalı mıydı?
Las Palmas Binası Sergileri'ne Giriş Merdiveni
NAI'deki "Three Cities" Sergisi
Zehra Tonbul
|