Lütfen Tarayıcı Sürümünüzü Yükseltiniz.
BÖLÜM SPONSORU

TBWA İstanbul- Bir İç Mekan




Mimarî Tasarım: Erginoğlu & Çalışlar Mimarlık Hasan Çalışlar, Kerem Erginoğlu

Proje Grubu: Okan Bayık, Elvan Çalışkan, Başak Çolakoğlu, Berke Hatipoğlu

Mekanik Projesi: Step Klima

Elektrik Projesi: Eralsan Elektrik

Aydınlatma Danışmanı: Has&Koen

Tasarım ve Uygulama Süresi: 75 gün

Dünyada gelişen iletişim ve teknoloji olanakları yeni büro düzenlemelerinde ve planlamalarında her geçen gün yenilikler ortaya çıkartmakta. Hücre büroların terk edilip açık bürolara geçilmesinde yaşanan devrim artık 24 saat yedi gün ilkesiyle çalışan siber ortam çalışma ve ev-büro düzeniyle karşımıza çıkıyor. Ancak bazı disiplinler var ki, reklamcılık bunlardan biri, yoğunluğunu ve yüksek temposunu büro içinde çözmek zorunda. Ekip çalışmasının çok önemli olduğu ve çalışanlar arasındaki görsel ilişkinin kuvvetlenmesinin işverimine doğrudan etki ettiği bu iş dalında büyüyüp küçülebilen, esnek ve dinamik bir çalışma ortamı gerekli.

TBWA-İstanbul, büyük bir reklam “network”ünün İstanbul bürosu ve ajans, uluslararası ününü kendi konusunda yaratıcılığıyla devrim yapmış işlerine borçlu. Dolayısıyla çalışılan, üretilen mekânın önemi var. Öyle ki, pekçoğumuzun yakından tanıdığı Frank Gehry’nin “Dürbünlü Binası” ise ajansın Los Angeles bürosu.

Büyükşehir yaşamının çalışma temposu ve sosyal etkinliklere ayrılan zamanın azlığı, iş arasında şehirde ufak bir yürüyüşle kafa dağıtabilmenin olanaksızlığı (özellikle Maslak’ta) ajansın kendi içinde eğlenceli bir yer olup rekreatif olanaklar sunabilmesi gerekliliği fikrini ortaya çıkarttı. Böylece konsantre bir ortamda oturup çalışılmalı,eğlenileceği zaman ise başkalarını rahatsız etmeden buna uygun mekân bulunabilmeliydi. Bütün gününü hattâ zaman zaman gecesini ajansta geçirecek olan yaratıcı ekip, bir proje üzerinde konuşması gerektiğinde kendine, adı “toplantı odası” olmayan bir mekân bulup orada rahat bir tartışma ortamı içinde hissedebilmeliydi. Çalışanın mutluluğunun iş veriminin artmasındaki en önemli etken olduğunu düşünüp, mekânı herkesten önce çalışanların seveceği bir hale sokmalıydık. Bu büroda gerektiğinde parti verilebilmeli, sinema filmi seyredilebilmeli hattâ spor yapılabilmeydi. Akşam iş çıkışı içki içilebilmeliydi. Tuvalete giden neden bir “scooter” ya da “tritonet”le gitmeyecekti ki?

İşverenle böyle hayaller kurarak yeni ajansın yeni çalışma sistemi üzerine bir senaryo kurduk. Amaç ve fikir ortaya çıkmıştı. “L” planlı 1000 m2 lik mekân iki kat halinde planlanacak ve ajansa giriş noktası büyük bir mafsal görevi üstlenerek insan trafiğine yön verecekti. Burası bildiğimiz bir meydan görevi görecekti. Ajansa dışarıdan gelecekler ya bu meydanda kalacaklar ve görüşmelerini burada halledecekler ya da sarmal formlu toplantı odalarından birine geçeceklerdi. Ajansın içi böylece mahremiyetini korurken kendini, yalnızca yöneticilere gelen misafirlerin meydanı çevreleyen köprüden geçerken atacakları bakışlardan saklamayacaktı. Bu ayrıntı TBWA-istanbul Başkanı Cem Topçuoğlu ve Stephane Vincent ile düşünürken heyecanlandığımız bir nokta oldu. Ajansın geneli ve büyüklüğü hakkında bilgi verip, ayrıntı vermemek. Toplantı odalarının iki kat yüksekliğinde tasarlanıp, aydınlatmasının duvarla birlikte çözülmesi çokamaçlı orta holden bu odaların kullanılıp kullanılmadığının anlaşılmasını sağlamaya yönelik bir diğer ayrıntıydı. Finans bölümünün ajansın genelinden kopuk olup orta holden ayrı bir merdivenle çıkılarak düzenlenmesi ise bütün kurye trafiğini ajansın dışında tutabilmemizi sağladı. Herkes birbirinden haberdar ancak kendi başına ilkesi, yapılan ara boşluklar ve galeriler, katlar arasındaki görseli lişkinin kurulmasıyla destekleniyordu.

İnşaat aşamasına gelince, binanın büro olarak kulanılabilmesi için herhangi bir altyapı bulunmaması, klima, elektrik havalandırma işlerinin yanısıra gerekli olan (500 m2) katların atılması ve bütün bunları 2.5 ay gibi bir sürede tamamlama zorunluluğumuz, senaryoyu gerçekleştirirken nasıl bir yöntem izlememiz gerektiği konusunda bize fikir verdi. Alanın büyüklüğü bizi mütevazı birim fiyatlı malzemeler seçmeye iterken, kullanılacak ayrıntılarla aynı anda birkaç soruna yanıt bulabilmemiz gerekiyordu. Taşıyıcı strüktür hem elektrik, hem de mekânik altyapının geçeceği şekilde kuruldu. Aydınlatma bu sisteme asılarak çözüldü. Hazır raf sistemleri arkalarına akrilik panolar monte edilerek aynı zamanda bölücü olarak kullanıldı. Bu sayede doğal ışığın penetrasyonu da sağlanmış oldu. Batı ışığına maruz cephe benzer detayla kapatılıp güneş ısısından korundu; binanın biçimsiz konsolları bir yalıtım bölgesi haline geldi ve soğutma yükleri azaltıldı. Ytonglar sıvanmadı, süre kazanıldı. İleride olabilecek genişleme ve büyümelere yönelik bütün altyapı kuruldu; bütün tesisat dışarıdan gitti ama sonuç olarak ikibuçuk ayda gerçekten bitti.

Amacımız, bu mekânın yapılırken yukarıda anlatılan fikir ve gerekliliklerin doğurduğu bir lezzet taşımasıydı. Şıklık peşinde koşmadan herhangi bir moda anlayışın kurbanı olmaması ve kısa bir süre sonra modası geçmeyecek bir dilde gerçekleşmesini sağlamaktı. Şu sıralar ajans çalışmaya başlayalı bir yılı aşkın bir süre geçti ve herşey yerli yerinde. Büyüme ve küçülmeler oldu, çalışanların keyfi yerinde gözüküyor. Senaryo tuttu diyebilir miyiz?

YAPI 244


http://www.yapi.com.tr/haberler/tbwa-istanbul--bir-ic-mekan_95237.html

Read Comment Section
İlk Yorumu Siz Yapın
Gönder

Yorumum onaylandığında e-posta ile bildir.

E-posta adresimle bültenlere abone olmak istiyorum

Haber gönderin Hemen haber gönderin

Sosyal Medyada Yapi.com.tr:

Abone Ol Yapı sektöründeki tüm gelişmelerden en önce siz haberdar olmak isterseniz e-bültenimize abone olun.
Bülten arşivine erişmek için tıklayın

REKLAM VERİN

Ajanda
TAMAMI » Bugünkü Etkinlikler BUGÜN:
Herhangi bir etkinlik mevcut değil!