Türk Yapı Sektörü Raporu 2014 - page 72

72
|
TÜRK YAPI SEKTÖRÜ RAPORU 2014
Yapı denetiminde 81 ile yaygınlaştırılan sistemin ilk uygula-
ma yıllarında öne çıkan bazı zorunlar olup, iyileştirme ihtiyacı du-
yulmaktadır. Buna göre sistemde iyileştirme ihtiyacı duyulan ba-
zı alanlar şunlardır:
2011 yılının başından itibaren tüm ülke genelinde uygulan-
makta olan Yapı Denetimi Hakkında Kanun'un uygulanmasında
karşılaşılan sorunların başında hizmet sunumundaki haksız reka-
bet gelmektedir. Mevzuatta öngörülen yapı sahibi-yapı denetim
kuruluşu ilişkisi uygulamada kurulamamıştır. Yasaya göre yapı
denetim kuruluşlarının yapı sahipleri tarafından belirlenmesi ge-
rekirken, uygulamada müteahhitler belirleyici olmaktadır.
Türkiye’de yapı üretim sürecinde mal sahibi ile müteahhit bü-
yük oranda aynılaşmaktadır. Kanuna aykırı olmasına rağmen, yapı
denetim kuruluşları pratikte yapı müteahhitleri ile anlaşma yap-
mak durumunda kalmakta, dolayısıyla yaptırım güçleri azalmak-
ta ve bağımsız bir yapı denetim sisteminin oluşmasının koşulları
en başta sınırlanmaktadır. Müteahhit, yapı denetim kuruluşunu
kendisi belirlediği sürece, sektörde sağlıklı bir denetim sürecinin
oluşması mümkün olamayacaktır.
Denetçi belgesi alabilmek için beş yıl meslek deneyimi aran-
maktadır. Uzun yıllar farklı konularda uzmanlaşan ve bina ya-
pısı ile ilgili bir deneyimi olmayan bazı mühendis ve mimarlara
mesleki deneyim süresini doldurmaları nedeniyle denetçi belge-
si verilmekte ve proje ile yapı uygulamalarından sorumlu tutul-
maktadır. Denetçi belgeleri; uzmanlık alanlarına göre ve meslek
odalarınca verilecek eğitimler sonunda, değerlendirme sınavın-
dan başarılı olmuş ve en az yedi yıl meslek deneyimi olan mimar
ve mühendislere verilmelidir.
Yapı denetim hizmet bedeli oranlarında gerçekleştirilen dü-
şüşler de uygulamada bir diğer sorundur. Başlangıçta yapı yakla-
şık maliyetinin % 4'ü ile % 8'i arasında tespit edilen hizmet bede-
li önce % 3'e, ardından da % 1,5'e düşürülmüştür. Düşük bedelin
karşılığı düşük maliyet ve düşük ücretler sektörün belirleyicisi ol-
maktadır.
Yapı sahibi, yapısını denetleyecek yapı denetim kuruluşunu
kendisi seçmekte, bu da denetimin bağımsızlığı felsefesine aykırı
bir durum oluşturmaktadır. Yapı sahibi ile denetçi kuruluşun tica-
ri ilişkisine endekslenmiş bir denetim(sizlik) süreci en çok denetçi
ve kontrol elemanı olarak istihdam edilen mühendis ve mimarla-
rı mağdur etmektedir. Sonuç olarak devlet tarafından yönlendiri-
len düşük ücret politikası, niteliksiz bir yapı denetim sürecini teş-
vik etmektedir.
Düşük ücret kıskacındaki ve mevzuattan kaynaklı birçok so-
rumluluğu bulunan mühendis ve mimarlara yetki de verilmelidir.
Uygulama projelerinde imara uygun değişiklikler, sonradan proje
tashih ve tadilatı yapılması şartı ile yapı sahibinin talebi üzerine;
proje müelliflerinin oluru ve yapı denetim kuruluşundaki ilgili de-
netçi mimar ve mühendislerin onayı ile yapılabilmelidir.
Denetimin bağımsızlığı felsefesine uygun olacak şekilde, ya-
pı denetim kuruluşunun seçimi; yapı sahibi, yapı müteahhidi, pro-
je müellifi ve ilgili idare inisiyatifinden çıkartılarak bağımsız hale
getirilmesi yapı denetiminin sağlığı açısında daha uygun olacaktır.
Birçok yapı denetim kuruluşunun sahibinin yetkisiz müteşeb-
bisler olduğu görülmektedir. Bu müteşebbisler bir mühendisten
diploma kiralama yoluna giderek, yasal olarak denetleme işini
yapan tüzelkişi konumuna gelmektedirler. Yapı denetim firma-
larının yetkilendirilmesi daha sıkı koşullara bağlanmalı ve dene-
timleri de yapılmalıdır. Denetçileri denetleyen hiçbir kurum uy-
gulamada mevcut değildir.
1...,62,63,64,65,66,67,68,69,70,71 73,74,75,76,77,78,79,80,81,82,...196
Powered by FlippingBook