Adalar Belediye Başkanı Mustafa Farsakoğlu, 1/5000'lik nazım
imar planı çalışmalarının son aşamada olduğunu, planın bu ay yapılacak İstanbul
Büyükşehir Belediyesi Meclis toplantısında gündeme geleceğini belirtti.
1/1000'lik koruma amaçlı imar planı konusunda Mayıs ayında yaptıkları meclis
toplantısında karar aldıklarını, bu planla ilgili çalışmaların da sürdüğünü
anlatan Farsakoğlu, ''Yeni 1/5000'lik nazım imar planı yürürlüğe girer girmez,
2010 yılı içinde 1/1000'lik koruma amaçlı imar planının yürürlüğe girmesini umut
ediyoruz'' dedi. Adalar'ın, birinci derece tarihi ve kentsel sit alanı olduğunu
hatırlatan Farsakoğlu, sözlerini şöyle
sürdürdü: ''Adalar, 1984
yılında birinci derecede sit alanı ilan edilmiş. 2863 sayılı Kültür ve Tabiat
Varlıklarını Koruma Kanunu'na göre, bir yıl içinde koruma amaçlı imar
planlarının yürürlüğe konulması gerekiyor. Bunun süresi uzatıldı ama sonuçta
bunun 2-3 yıl içinde tamamlanması bir zorunluluk. Maalesef günümüze kadar böyle
bir şey yapılmamış. 1/1000'lik koruma amaçlı imar planı yapılmadığı için geçiş
dönemi yapılanma koşulları diye birtakım koşullar kurul tarafından belirlenmiş.
Fakat o çerçevede belediyenin yeterli düzeyde denetim yapmadığı veya yapmak
istememesi sonucu yüzlerce yapı, usulsüz yapılmış. Belediye meclisimiz, 693
yapıyla ilgili yıkımlı para cezası kararı aldı. Bu sayı aslında daha da fazla.
Bunlar yalnızca encümen tarafından cezalandırılanlar. Bu sayının iki katı
olduğunu tahmin ediyoruz.''
Söz konusu planların Adalar'ı turizm açısından olumlu bir şekilde
etkileyeceğini ifade eden Farsakoğlu, ''İmar planlarının uygulamaya
geçilmesinden sonra Adalar'daki yatak kapasitesinde bir artış meydana geleceğini
ve daha kalıcı bir turizmin uygulanacağını düşünüyoruz'' dedi.
Adalar'daki eski
eserler
Adalar'da 8 bin civarında binanın yer aldığını belirten Farsakoğlu, şunları
söyledi: ''Adalar'da
tescilli 1657 eski eser bulunuyor, 628 eserin tescili de Kültür ve Tabiat
Varlıklarını Koruma Kurulundan istenecek. Onlar da tescil edilirse, konut
sayısının 1/3'ü kadar eski eser olduğu gerçeğiyle karşı karşıya kalacağız.
Tescilli eserlerin bir kısmının restorasyona ihtiyacı var. Bunlarla ilgili İl
Özel İdaresinin Kültür Katkı Fonu'ndan ödenek talep ettik. 6 projemiz devam
ediyor. 2010 yılında da 10 civarında eski eserle ilgili talepte bulunacağız''
diye konuştu. Belediye
binasının bile ruhsatsız olduğunu, bu konuyla ilgili de çalışmalar
yürüttüklerini anlatan Farsakoğlu, ''Güçlendirildikten sonra belediye binasında
oturulabileceği konusunda arkadaşlarımız bir çalışma yaptı. Rapor, İstanbul
Teknik Üniversitesi ile birlikte hazırlanıyor. Bu çalışmaların sonunda bu binada
oturulabileceğini görürsek, ruhsata bağlayacağız. Projesine uygun olarak
başlanmış ama projeye uygun olmayan bir şey çıkmış ve belediye, ruhsatı olmayan
bir yapı üzerinde oturuyor'' dedi. Belediye binasının inşa edildiği arsanın
üzerinde 21 adet haciz bulunması nedeniyle binanın ruhsatsız olduğunu fark
ettiklerini belirten Farsakoğlu, ''Bütün taşınmazlarımız hacizli zaten'' diye
konuştu.
Heybeliada Sanatoryumu
Farsakoğlu, Heybeliada Sanatoryumu'nun hazineye ait ve Sağlık Bakanlığına
tahsisli bir yer olduğunu söyledi. Sanatoryumun 1924 yılından beri yataklı
tedavi kurumu olduğunu ifade eden Farsakoğlu, şunları
kaydetti: ''Sanatoryum,
yeni planlarda da sağlık alanı olarak belirlenmiş. Oraya sağlık tesislerinin
dışında bir şey yapamazsınız. Bir tıp fakültesi, hemşireli yüksek okulu, yataklı
tedavi kurumu, sağlık turizmine yönelik bir tesis olabilir. Yalnızca turistik
amaçlı, sağlık konusuna hizmet etmeyen bir tesis kurulamaz.''
|