|
nerji Bakanı Hilmi Güler, Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC) Petrol Boru Hattı Projesi'nin planlandığı gibi yürüdüğünü, proje kapsamında başta dağdaki ayılar olmak üzere yaban hayvanlarının rahatsız edilmemesine büyük özen gösterildiğini söyledi. Enerji Bakanı Hilmi Güler, Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC) Petrol Boru Hattı Projesi'nin planlandığı gibi yürüdüğünü, proje kapsamında dağdaki ayılar dahil yaban hayvanlarının rahatsız edilmemesine büyük özen gösterildiğini söyledi.
Güler, yatırım ödeneklerindeki düşüşe karşın, uyguladıkları tasarruf politikasıyla daha çok iş yapabileceklerini ileri sürdü. Enerji Bakanlığı ile bağlı ve ilgili kuruluşların 2004 yılındaki yatırım bütçeleri, 2003 yılına göre yüzde 17 oranında azaltılarak 4.5 katrilyondan 3.8 katrilyon liraya geriledi.
Güler boru hattının planlandığı şekilde, gecikme olmaksızın devreye alınmasıyla petrolün 2005'te Ceyhan terminaline akacağını ifade etti. Enerji özelleştirmelerinde kararlı olduklarını belirten Enerji Bakanı Güler, iletim hatları hariç tüm elektrik dağıtım şebekesinin özelleştirileceğini söyledi. Bu alanda, 'nasıl olsa özelleştirilecek' denilerek 7-8 yıldır yatırım yapılmadığını belirten Hilmi Güler, bu nedenle birçok yerde direklerin çürüdüğünü, tellerin zayıfladığını, karlı ve rüzgârlı havalarda sıkıntı yaşanabileceğini söyledi.
'ÇEAŞ büyük operasyon'
Bakan Güler, ÇEAŞ ve KEPEZ'e el konulmasını büyük bir operasyon olarak nitelendirdi. Bu operasyonun zincirleme olarak yayıldığını ve İmar Bankası ve Adabank'ı kapsayacak biçimde genişlediğini anlatan Güler, "Burada oldukça büyük rakamlar ortaya çıktı. Türkiye'nin yatırım bütçesi kadar bir bütçenin, ilgili banka risklerinde kontrol edilemediği görüldü" dedi. Güler, bu operasyonun, şirketlerin kusuru nedeniyle gerçekleştiğini, mala-mülke yönelik olmadığını, doğrudan imtiyazı hedef aldığını vurguladı. Operasyonun 'hukuksuzluğu, kanunsuzluğu' gidermek için yapıldığını söyleyen Enerji Bakanı Güler, buna 'şimşek, gök gürültüsü' gibi adlar da konulmadığına işaret etti.
Bulgaristan'dan elektrik alımında ve doğalgaza dayalı yap-işlet-devretlerle (YİD) ilgili sözleşmelerin gözden geçirilmesi sırasında maliyetlerde şişkinlik saptadıklarını aktaran Bakan Güler, "Tabii uluslararası boyutu olan anlaşmalar bunlar. Görüşmelerde olumlu bir noktaya geldik. Zorla değil, gönül rızası ile bir uzlaşma sağlayacağımızı düşünüyoruz" diye konuştu. Hilmi Güler, YİD sözleşmelerinde yapılan incelemeler sonunda saptanan çarpıklık ya da usulsüzlüklerin başta Meclis Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu olmak üzere ilgili birimlere iletildiğini belirtti. Güler, her yıl milyarlarca dolarlık kayba yol açan elektrikteki kayıp-kaçağın önlenmesinin tek yolunun özelleştirme olduğunu söyledi. Güler, özelleştirme konusunda hükümetin kararlı oldu-
ğunu, iletim hatları dışında tüm elektrik dağıtım ve üretim tesislerinin özelleştirileceğini yineledi.
'Yatırım olmazsa 2007 zor'
Türkiye'nin enerji sektöründe yeni yatırımlar yapmaması durumunda 2007 yılında sıkıntıya düşebileceği uyarısında bulunan Güler, bu yıl olmasa bile gelecek yıl bütçesinde, enerji alanına yapılacak yatırımlarda bu konuya dikkat edilmesi gerektiğini kaydetti. Hilmi Güler yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı enerji üretim tesislerini teşvik etmek amacıyla Dünya Bankası'ndan sağlanan 200 milyon dolarlık uygun koşullu kredinin 2004 ortasından itibaren özel girişimcilere kullandırılacağını da belirtti. Mevcut dogalgaz santrallarının ağırlıklı olarak kent ısıtmasında kullanılacağını ifade eden Enerji Bakanı Güler elektirk üretiminde nükleer enerjinin payını artırmayı hedeflediklerini belirterek şöyle devam etti: "2002 içinde elektrik enerjisi üretim kompozisyonuna baktığımızda doğalgazın yüzde 41, hidroelektriğin yüzde 26, kömürün yüzde 25 ve petrolün yüzde 8 payı olduğu görülmektedir. Avrupa ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde de gelecekte elektrik üretimini yakıt bazında yaklaşık yüzde 20 paya sahip olacak şekilde nükleer enerji ile birlikte beş ana unsura dayandırmak istiyoruz."
|
