Lütfen Tarayıcı Sürümünüzü Yükseltiniz.
BÖLÜM SPONSORU

Nilüfer Kozikoğlu: Bu bir ilk, Devlet kurumları ile ileri tasarımın bu kadar yakın sıklıkla düştüğünü zannetmiyorum.




/P>

MesutT: Bir sağlık yapısının özelde de bir psikiyatri yapısının mimari anlamda farklı bir programı olmalı. Bakırköy’de nasıl bir program oluşturdunuz?

NilüferK: Herşeyden önce bir takım standartlara bakma gereksinimi duymaksızın yatak odası, yatak, doğu – batı – kuzey – güney yönlenme, geçirilen zaman, hastanın günlük rutini, mevcut durum ve doktorların beklentileri üzerinde durduk. Bunun sonucunda bir senaryo oluşturduk. Gördük ki, odadan başlayarak hastanenin kentteki yerine kadar bir güvenlik derecelendirmesi söz konusu. Bu, mahremiyet derecelemesini de beraberinde getiriyor ve bununla birlikte bir sosyalleşme skalası oluşturmak istiyorsunuz. Hastalar, klinik mekana, üç günlük bir yatıştırma döneminden sonra alınıyorlar. Ayrıca hastalıkları tekrar alevlenirse yoğun bakıma ki ben ona yakın bakım diyorum alınıyorlar. Bu, hastaların hemşirelerin yoğun gözetimi ve ilgisi altında oldukları bir yer. Onun dışında kalan mekanda yapılmaya çalışılan ise hastanın kendinin farkında olması ve kendi sorumluluğunu taşımaya başlaması, ihtiyaç ve isteklerine sahip çıkması, bir nevi sorumluluk ve yaşama sevinci kazanıyor olması. Siz, buna uygun bir mekan tasarlamaya çalışıyorsunuz. Bu da aslında normal bir insan için tasarlanacak mekandan çok da farklı değil. onlar bunu açık klinik olarak da tarif ediyorlar. Öyle bir yaşama alanı yaratacaksınız ki, yavaş yavaş kendi programını tekrarlayarak ve etrafı ile ilişki kurmaya başlayarak tekrar kendi hayatının sorumluluğunu alabilsin.

Finlandiya’da 3 – 5 katlı binalar da var. Ama Medaim Bey’in düşüncesi, sıfırdan yapıyoruz ve en idealini tanımlamaya çalışıyoruz ve eğer mekanlar tedavinin başarısına yüzde 10’luk bir katkı koyabilirse harika olacağı yönünde. İdeal diye bir şey olmaz denilebilir; ancak bugünün dijital tasarım teknolojileri ile farklı bir standartizasyon tanımı getirebiliriz. Tek tip kalıp olan değil, standart kaliteye sahip ama yerin, bölgenin ihtiyaçlarına göre farklılaşabilen, eşit tedavi olanakları sunan bir şablon tanımlanabilir. Onlar da bunun için tasarımın önemli olduğunu fark ettiler.  

MesutT: Güvenlik derecelendirmesi tasarım açısından ne anlama geliyor?

NilüferK: Güvenlik derecelendirmesi, poliklinikle başlayıp akut psikiyatri birimlerinden adli psikiyatri birimlerine giden bir derecelendirme. En ekstrem hali ise tutklu psikiyatri denilen birimler.  Burdaki derecelenmenin suç ve hastalı kavramlarını birleştiriyor olması bir çok sorunu birlikte getiriyor. Adli psikiyatri isminin bile karşı gelindiği bir anlayış var ki haklı bir anlayış. Öte yandan hastalığından ötürü suç işlemiş kişi en az 6 ay, yer yer iki yıl, hatta kimi durumlarda 5 – 6 yıl hastanede yatıyor, aynı zamanda da tutuklu olabiliyor. Elbette o hastanın hem kendi güvenliği hem de çevrenin güvenliği için yüksek güvenlikli bir yerde tutulması gerekiyor. 

MesutT: Mevcut yapı sizi nasıl yönlendirdi?

NilüferK: Aslında bizim dijital ve analog birlikte yürüyen bir tasarım süreci tanımlamamız var. Bu farklılaşabilen modelleri üretmeye yönelik hedefi detekler, CNC üretim ve hastanede varolan ahşap ve metal atölyelerinde üretim yapmak bizim için önemli bir açılımdı. Bu eldeki kaynaklar anlamında böyle. Yola çıkış olarak en doğrudan olanla başladık. İlk birkaç gün fotoğraf çekimi ve saha gezileri için ayrılmıştı. Bu doğru bir yaklaşımdı, ancak bocalama da yarattı. 4 – 5 klinik gezdik, farklı hastalarla farklı etkileşimler yaşandı. Öğrenciler de hocalar da çok etkilendiler. Önce saçlarının dağınıklığı, pijamalarının özensizliği gibi şeyler konu olurken, zamanla mekanın gerekleri üzerinde durmaya başlanıldı. Gerçek alanda çalışmak çok etkileyiciydi; bize kullanmamız için farklı mekanlar verildi, 13. servisi açtılar. Mimarlık stüdyosu olarak adlandırdıkları mekanda çalışmalarımızı, kütük ev olarak adlandırdıkları yerde de toplantılarımızı yaptık. Varolan yeşil doku, iç avluda serbest gezen hastalar, hemşire ve doktorların trafiği alanı saat saat deneyimleme şansı müthiş tabii. Bu samimi bir tasarım sürecini doğurdu.

TÜMÜNÜ GÖSTERSONRAKİ SAYFA HABERİN DEVAMI:   1  |   2  |   3  |   4
http://www.yapi.com.tr/haberler/nilufer-kozikoglu-bu-bir-ilk-devlet-kurumlari-ile-ileri-tasarimin-bu-kadar-yakin-siklikla-dustugunu-zannetmiyorum-_95889.html

Read Comment Section
İlk Yorumu Siz Yapın
Gönder

Yorumum onaylandığında e-posta ile bildir.

E-posta adresimle bültenlere abone olmak istiyorum

Haber gönderin Hemen haber gönderin

Sosyal Medyada Yapi.com.tr:

Abone Ol Yapı sektöründeki tüm gelişmelerden en önce siz haberdar olmak isterseniz e-bültenimize abone olun.
Bülten arşivine erişmek için tıklayın

REKLAM VERİN

Ajanda
TAMAMI » Bugünkü Etkinlikler BUGÜN:
Herhangi bir etkinlik mevcut değil!