BR> Nasıl hızlı
balık oldu?
- Kriz dönemlerinde yatırımlara devam etti. - Müşterilerinin talebine her
dönemde yanıt verdi. - Her pazara özgü farklı ürün üretti. - Hızlı esnek
ve rekabetçi üretim modelini benimsedi. - Finansal kriz döneminde de
istihdamı korudu. Türkiye sektörde AB üçüncüsü
Demir-çelik sanayisi ve demir dışı metaller sanayisi olarak iki başlık
altında incelenen metal sanayi, Türkiye ihracat pazarında önemli bir yere sahip.
60 binden fazla kişiye istihdam sağlayan demir-çelik sektörü, istikrarlı büyüme
çizgisiyle otomotiv ve tekstil sektöründen sonra 3. büyük sektör haline geldi.
Türkiye 2006 yılında 23.3 milyon ton ile küresel demir-çelik üretiminin yüzde
1.9'unu gerçekleştirdi. Türkiye bu üretim seviyesinde dünya üretiminde 11.,
AB'de 3. sıraya yükselme başarısını da gösterdi. Başta alüminyum ve bakır olmak
üzere demir ve demir dışı metaller ihracatı da 2008 yılında bir önceki yıla göre
yüzde 1.92 artarak 1.4 milyon tona yükseldi. 2008 yılında Türkiye 5.9 milyar
dolarlık demir ve demir dışı metal ihracatı gerçekleştirdi. Demir ve demir dışı
metaller sektörünün lokomotif ürünü ise alüminyum. 2008 yılında 1.82 milyar
dolarla en fazla ihraç edilen ürün olan alüminyumu, 1.2 milyar dolarla bakır
mamulleri, 1.02 milyar dolarla da diğer metal mamulleri izledi. Metal ve metal
ürünleri sektörü modern teknolojiyle çalışan tesisleri, yetişmiş insan gücü,
kalite sertifikasyonuna sahip tesis sayısının yaygınlığı, ihracattaki gelişmiş
know-how'u ve gelişmiş bilgi teknolojisiyle güçlü bir görünüm çiziyor. Metal ve
metal ürünleri sektörünün en büyük sıkıntısı ise artan maliyetler ve bu artışın
fiyatlara yansıması. Çok fazla piyasa oyuncusu ve fiyat rekabetinin yaşandığı
sektörde yüksek işletme sermayesi gereksinimi de firmaları zorluyor. Pazar
dağılımının otomotiv yoğunluklu olması, yurtiçi hammadde üretiminin
yetersizliği, Ar-Ge faaliyetlerinin az oluşu da sektörün zayıf olduğu yönler.
|