Pimaş ilk kez bir ürününe organik bir malzeme soktu, ortaya PİMAWOOD çıktı

Pimaş, vinil dış cephe kaplaması Pimaş Siding ve PİMAWOOD Floradeck ürünleri ve birbirinden farklı renk seçenekleriyle Uluslararası Yapı Ankara Fuarı’ndaydı. PİMAWOOD’un ahşap kompozit dış mekan zemin kaplaması Floradeck, ahşabın doğallığını ve plastiğin dayanım özelliğini bir arada sunma iddiasını taşıyor. Fuarda, Floradeck Classic’in yanısıra ilk kez görücüye çıkan Floradeck Neo ve Floradeck Sett’i de sergileyen Pimaş, 300x300 mm ebatlarındaki pratik döşeme imkanı veren Floradeck Sett ile düz ve sert zeminlerde herhangi bir vidalamaya, taşıyıcı profile gerek kalmadan hızlı ve kolayca döşeme yapma imkanı sunuyor. Floradeck Neo ise bir yüzüne embossing yöntemiyle ahşap görünümü verilmiş, diğer yüzeyi zımparalanarak formlanmış iki ayrı renkte kaplama profili ile bunlara ait montaj malzemelerinden oluşuyor. Pimaş Ürün Satış Müdürü A. Kadir Ermurat, PİMAWOOD’u ve beklentilerini www.yapi.com.tr’ye anlattı.

PİMAWOOD nedir?

PİMAWOOD, yaklaşık bir yıldır satışta olan bir ürün; ancak henüz Türkiye için çok yeni. Standa gelen hiç kimse plastik demedi, ne olduğunu merak ettiler. PİMAWOOD’un yer döşemesi olarak kullanımı, bundan yaklaşık 10 – 15 yıl önce Amerika’da başlamış. Fazla yaygın olmamakla birlikte, Avrupa’da da kullanılıyor. Bugüne kadar dış ortamlarda, yani teraslarda, verandalarda, havuz kenarlarında, plajlarda, yürüyüş yollarında, iskelelerde, platform ve basamaklarda, çeşitli ahşap ürünleri kullanılıyordu. Ancak ahşabın görünümü güzel olmasına rağmen uzun ömürlü değildi ya da bakım gerektiriyordu. İyi ahşap ürünlerin fiyatları da yüksek olduğu için, ciddi bir maliyet kalemi anlamına geliyordu. Dolayısıyla ahşabın doğallığıyla plastiğin uzun ömrü birleştirilerek, woodplastic / WPC denilen profiller üretilmeye başlandı. Biz, ilk defa bir ürünümüzün içine ahşap, yani organik bir malzeme soktuk. İlk etapta dış ortam yer döşemesi üretiyoruz. İlerde, cephede kullanmak üzere ‘siding’ini çıkarmayı, pergola ve çitini üretmeyi planlıyoruz. Ürün bu şekilde gelişecek.

Nasıl tepkiler alıyorsunuz; PİMAWOOD da Pimapen gibi jenerik bir isim olabilecek mi?

Çok umutlu olduğumuzu söyleyebilirim; ciddi bir yatırım yapıyoruz. PVC pencere sektörü gibi büyük bir sektör olmasını bekliyoruz. Siding sektörü pek de beklenildiği gibi büyük bir pazar yaratmadı; çünkü yapı kültürümüz çok da buna uygun değildi. 2006 – 2007’ye kadar belli bir büyüme trendini yakalayan pazar, sonrasında yatay seyre geçti. Elbette bunda krizin de payı var; ama bizim gördüğümüz, siding pazarı pencere pazarı gibi büyümeyecek. Ancak PİMAWOOD, üzerine koyarak büyümeye aday. Amerika’da hep kendini ikiye, üçe katlayan bir pazar olmuş ve hala büyüme hızını koruyor. Aldığımız tepkiler de bu yönde. Örneğin mimarlar plastiğe soğuk bakarlar; ama Pimawood’a öyle tepkiler vermediler ve hatta bazıları “bu ahşap kokuyor” diyerek güzel buldu.

PİMAWOOD’da karışım oranları nedir, nasıl bir denge yakaladınız?

Şu an ürettiğimiz ürünün yüzde 50’si ahşap tozu, yüzde 50’si PVC. Ürün, ahşap oranını arttırdığınız zaman ahşap gibi davranma eğilimine giriyor; ömrü kısalıyor, çatlama yapıyor, renk dayanımı azalıyor. Amerika’da PVC’nin yanında polietilen kullanılıyor; bu karışımda, ahşap tozu oranını yüzde 60 – 70’lere kadar artırabiliyorsunuz. Bizim hedefimiz de ilerde PVC’nin yanısıra polietilenli ürünler de çıkarmak. Mesela polietilen karışımlı profilde, ahşap görünümlü damarları daha rahat verebiliyorsunuz.

Standınızdaki banklar bile PİMAWOOD’dan yapılmış. Kullanım alanlarını ne kadar çeşitlemeyi düşünüyorsunuz?

Kullanım alanları çok fazla. İskeleler, havuz kenarları, yürüyüş yolları, bahçe mobilyaları, pergola, çit, yani dış ortamda ahşabın kullanıldığı her alan Pimawood’dan olabilecek. Amerika’da demiryollarında kullanılan traversler bile woodplastic’ten yapılıyor. Türkiye’deki demiryolları ağını düşünerek kaba bir hesap yaptım ve hiçbir yere satmasam bile 20 yıl tam kapasiteyle üreteceğim ürünü demiryollarına verebilirim. Orada yine ahşap kullanılıyor, ama ahşabı korumak için kalın etli bir woodplastic profil çekiliyor; woodplastic, içindeki ahşabı bir zarf gibi koruyor. Yani woodplastic’in kullanım alanları, kullanıcının hayal gücüyle sınırlı. Belki telefon direkleri de ileride woodplastik’ten yapılacak örneğin.

PİMAWOOD için ne kadar yatırım yaptınız? Pimaş’ın mevcut bayi ağını mı kullanacaksınız, yoksa farklı bir operasyon ağı mı oluşturacaksınız?

1.5 milyon doların üzerinde bir yatırım yaptık. Henüz net olmamakla birlikte, ilk etapta aylık 50 bin metrekare üretim yapabiliyor olacağız. Üretime, iki makineyle başladık; ancak pazarın gelişimiyle birlikte makine parkurumuzu geliştireceğiz. Pimaş’ın oturmuş bir bayi ağı var. Zaten yeni ürünler, biraz da onların beklentileri doğrultusunda şekilleniyor. Pimawood, peyzajla ilgili olduğu için, peyzaj düzenlemesi yapan firmalardan da bayilerimiz var. Dolayısıyla bayilerimiz arasında Pimaş, Pimaşsiding bayilerinin yanısıra peyzaj ya da havuz uygulamaları yapan firmalar da bulunuyor. Bir yıl içinde, alt uygulama firmalarıyla birlikte 36 bayi sayısına ulaştık. Her fuarda da bayilik başvuruları alıyoruz.

Uygulama için ekstra bir donanım, ekipman gerekiyor mu?

Uygulaması çok basit bir ürün. Ekstra bir makine yatırımı yapmanız gerekmiyor. Birkaç parça el aletiyle, matkapla ve portatif bir profil testeresiyle montaj kılavuzuna bakılarak yapılabilecek basitlikte bir uygulaması var. Bir pencere ya da siding montajı kadar karışık bir süreci yok. Ki bir günlük uygulama eğitimleri de veriyoruz. Bu eğitimleri alanlar, bir gün sonunda piyasada uygulama yapacak beceriyi ediniyorlar. İki kişilik bir ekiple, günde yaklaşık 50 – 80 metrekare yer kaplanabiliyor.