Lütfen Tarayıcı Sürümünüzü Yükseltiniz.

"Borusan Neşe Fabrikası" Yarışması Kolokyum Notları

Borusan tarafından düzenlenen 'Organize Sanayi Bölgeleri'nde Kreş ve Gündüz Bakımevi Ulusal Mimari Proje Yarışması'nın kolokyum Yapı-Endüstri Merkezi’nde (YEM) yapıldı. Kolokyumda yapılan tartışmaların tam metnini sizlerle paylaşıyoruz.

yapi.com.tr

Yarışma Sonuçları

"Borusan Neşe Fabrikası" Yarışması Kolokyum Notları "Borusan Neşe Fabrikası" Yarışması Kolokyum Notları

S.O: “Tıkır tıkır işleme” konusunda ben de Murat Ağabey gibi düşünüyorum. Birinci proje için şerh yazdım. Ama tıkır tıkır işlemeyle ilgili bir sorunu olacağı için değil. Eğer işlemek her neyse bir şekilde işleyecektir o. Ama onun işleyişini beğenmiyorum bu kadar basit. Çünkü bunun çocuğa katacağı zenginliği göremiyorum. Daha fazla katılabilecek bir şeyler olduğunu kanısındayım. Her şeyin kendisi içinde bu gereksinimleri yerine getirme şekli vardır. Bu da kabul görmüş. Şartname yazım sürecinde; jüri içerisinde idareyle ve danışman jüri üyeleriyle birlikte, bu projenin her yerde aynı boyutta tekrar edilebilecek tip proje olarak yapılması, bir model düşüncesiyle birlikte çeşitlenerek yapılması ve değerlendirilebilir 10 projenin 10 ayrı yere yapılması seçenekleri konuştuk. Hız ve pratik sebeplerden dolayı, özellikle de idarenin isteği üzerine, bir modelin başka yerlerde uyarlanması daha uygun görüldü. Ama buradaki yapılar içerisinde başka yere uygulandığında değecek projeler yok mu, bence 11 taneden daha fazla var. Model düşüncesinin bize çok büyük zenginlik getirmediğini sonuçlara baktığımda görüyorum. Diğeri bize daha fazla bir zenginlik getirirdi. Mimarlık dünyasından bahsetmiyorum. Çocuklardan bahsediyorum.

Mine Arslan:  Merhaba ismim Mine Arslan. Katılım zarflarını açılabilir yazmamıza rağmen katılımcılar arasında ismimizi görmedim. Acaba benim gibi böyle bir problem yaşayan başka bir ekip var mı? Neden bizim zarfımız açılmadı ve burada ismimiz yazmıyor? Bunu öğrenmek istiyordum. Veya bununla ilgili kime itiraz ediyoruz? Açılabilir yazmasına rağmen ekibimizdeki hiç kimsenin ismi yazmıyor.

M.U: Bu teknik bir arızadır. Bunun için özür dileriz. Çünkü tek tek zarflar ayıklandı ve ayrıldı açılabilirler. Açılması istenmeyenlere dikkat edildi. Demek ki atlanmış. Kolokyumdan sonra bakılıp düzeltilir.

Mine Arslan: Atlandı denmesi çok basit bir şey. Çünkü ciddi bir emek var. Başka şeylerde mi atlanmış oluyor? Başka kriterler de atlanmış mı oluyor? Bunlar gibi sorular aklıma geliyor.

M.U: Sonuçta bir mekanizma oluşturmuyor bunu. Hepimiz insanız. 8 kişi de olsak mükemmel bir mekanizma oluşturmuyoruz. Hataların öznesiyiz. Hata yapılabiliriz ve bunun düzeltilmesi için uğraşacağımızı söylüyoruz. Yapabileceğimiz başka bir şey yok. Özür dileriz. Raporatör arkadaşlarla irtibata geçilerek tutanaklara geçilir.

H.Ö: Acaba ana zarfa yazmadınız da içindeki zarfa mı yazdınız? Onun için raporatör arkadaşlar açmamış olabilirler. Mine Arslan: Bilemiyorum. Burada vardır zaten. Kontrol edelim. Biz projemizi kurya yoluyla teslim ettik. Defalarca burayı teslim alındı mı diye aradım. Elimde kurye tutanağı var teslim edildiğine dair. Fakat ne Yapı Endüstri Merkezi’nden veya ne raporatörlükten cevap alamadım. Projeniz teslim alınmıştır, şu numarayla kayıt edilmiştir vs gibi hiçbir muhatap bulamadım kendime. Faks çektim, e-mail attım, hiçbir şey bulamadım. Üstüne de yarışma açıklandığı zaman adımızı göremeyince haliyle aklımıza başka şeyler geldi. Bu günde burada maketimizin hasar görmüş olduğunu gördüm. Ben 11 senedir faali olarak uygulama yapan bir mimarım. Yaptırmış olduğum maket oldukça pahalı bir
imalat sonucu yapılmıştır. Üstündeki parçanın kopmuş olma ihtimali çok düşük. Bilinçli bir şekilde mi düşürüldü diye üzülerek düşünmek durumunda kaldım. Adımızı da göremeyince… Kolokyumdan sonra raporatörlerle görüşebilirsem çok memnun olurum.

H.Ö: Zeynep Hanımla da temas edebilirseniz, lütfen bu durumu açıklığa kavuşturalım.

Meltem: Merhabalar ismim Meltem. Ödül alan projeleri çok detaylı inceleme fırsatım olmadı. Şu anda küçük imajlardan incelemeye çalışıyorum. Çok emin olmamakla birlikte, siz ya da yarışmacı arkadaş bu konuyla ilgili detaylı bilgi verebilir ya da birlikte bakabiliriz. Bu küçük imajlarda birinci olan projede arazi eğiminin değerlendirilmediğini görüyorum. Böyle bir şey atlanmış bir durum olabilir mi? Tamamen düz bir araziye göre çözüm yapılmış. Aslında birçok proje maketinde arazinin kendi yerel eğimlerine saygı duyularak çözüm üretildiğini gördüm. Bu konuda ne söylersiniz?

H.Ö: Birinci proje topografyayı değerlendirmiş. Yani modelini kurduktan sonra topografya değişikliğini açık alanda kullanmış. İncelerseniz görebilirsiniz bunu. Yapının kendisinde değerlendirilmemiş topografya. Zaten bu nedenle iyi bir model kurgusu… Topografya değişecek zaten. Halbuki topografyanın kendi bünyesiyle dışarısı arasındaki bağı ayırıyor. Bu da iyi bir model oluşturuyor. Çünkü içeri ile dışarı arasındaki süreklilik her zaman bir yer üretiyor. Burada yeri dışarıda bırakarak o yeri her defasında tasarlama olanağı tanıyor. Bunu da açık alanda yapıyor. Birincinin başarılı taraflarından biri olduğunu düşünüyorum. Bu başka bir jüri arkadaşım tarafından eleştiri almasına rağmen bana göre iyi bir model önerisi.

Meltem: Diğer bir problem ise ölçeğin küçük tutulması… Bu bazı şeylerin net olarak anlaşılmamasına yol açıyor. Hatta arkadaşımız biraz vurgulamaya çalıştı ama ben tekrar vurgulamak istiyorum. Ölçeğin küçük tutulması belki de yarışmacının zaman kazancı da oluyor. Bu anlamda diğer yarışmacılara haksızlık oluyor. Çünkü daha büyük ölçekte, daha fazla detay, daha fazla tefriş çözme, daha fazla ifade etme ihtiyacı hissediliyorken ölçek ihlali durumunda görsellerle daha avantajlı duruma geçilmesi söz konusu. Teşekkürler.

M.U: Elektronik ortamın bunu giderdiğini biliyoruz. Başka bir cevap verilemez buna. Elektronik ortam bütün ölçekleri ölçeksizleştiriyor zaten.İlker Fatih Özaran: Öncelikle yaptığınız çalışma için teşekkürler. Çok büyük emek harcadığınız belli. Model oluşturma, büyüyüp küçülebilme meselesini çok önemseyerek hareket ettik. Dolayısıyla bilinen, alışılmış bir şema içinde bir zenginlik arama gayretinde içinde olduk. Bizim hatamız galiba buradaydı. Ama birinci olan projenin büyüyüp küçülebilme bakımından o lineer formuyla nasıl bir olanak sunduğu, bunun değişik arsalara nasıl adapte edilebileceği konusunda bir takım kuşkularım var. İkincisi yön meselesi. Birinci ödülde de ödül grubundaki başka projelerde de var. Batıya bakan çocuk oyun alanları ve sınıflar. Biz eğitimimizde yön olarak bu tip mekânları doğu güney gibi yönlerin tercih edilmesi gerektiğini öğrenerek bu günlere geldik. Ama bu sonuçları gördükten sonra bizim bu güne kadar bildiğimiz şeyler yanlış mıydı diye düşünmeye başladım. Bu önemsenmeyecek bir mesele midir? Çünkü önlem almayı gerektiren bir durum. Batıyı tercih ederseniz, tercih edilebilir ama birtakım sıkıntıları olacaktır. En önemlisi bunu tercih etmeyenler için doğru yöne baktırmakla projesini biçimlendirmek isteyenler için her bir arsa için başka olanakları sınırlayan bir durum olduğunu da herhalde kabul edersiniz. Bu önemsenmemesi gereken bir mesele midir? Teşekkürler.

TÜMÜNÜ GÖSTER HABERİN DEVAMI:   1  |   2  |   3  |   4  |   5  |   6  |   7  |   8  |   9  |   10  |   11
http://www.yapi.com.tr/yarismalar/borusan-nese-fabrikasi-yarismasi-kolokyum-notlari_108968.html

Read Comment Section
İlk Yorumu Siz Yapın
Gönder

Yorumum onaylandığında e-posta ile bildir.

E-posta adresimle bültenlere abone olmak istiyorum

Haber gönderin Hemen haber gönderin

Sosyal Medyada Yapi.com.tr:

Abone Ol Yapı sektöründeki tüm gelişmelerden en önce siz haberdar olmak isterseniz e-bültenimize abone olun.
Bülten arşivine erişmek için tıklayın

REKLAM VERİN

Ajanda
TAMAMI » Bugünkü Etkinlikler BUGÜN:
Herhangi bir etkinlik mevcut değil!